Esas No: 2020/10541
Karar No: 2022/10168
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/10541 Esas 2022/10168 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/10541 E. , 2022/10168 K.Özet:
Mahkeme, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyet kararı vermiştir. Ancak, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyum sağlamadığına dair belirtilen durumların, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere kamu davasının durdurulması gerektiği anlaşıldığından, mahkumiyet hükmü bozulmuştur. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : SAKARYA 7. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2. ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile, 16/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın yükümlülüklere uymaması eylemini, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
2- Ceza infaz kurumunda bulunan sanığın denetimli serbestlik tedbiri kararının infazına 14/11/2014 tarihinde başladığı, 26/11/2014 tarihli hastane randevusuna katılmaması ile 27/03/2015 tarihinde uyarıldığı, ceza infaz kurumundan tahliye olduktan sonra 23/03/2015 tarihli çağrı yazısının 25/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın denetim yükümlülüklerine devam ettiği görülmekle 04/05/2015 tarihli bireysel görüşmesine katılmayan sanığa ikinci bir uyarı yapılmaksızın dosyanın kapatıldığı anlaşılmakla, olayda ısrar şartı gerçekleşmediğinden tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının infazının devamına karar vermek gerektiği gözetilmeyerek mahkûmiyet kararı verilmesi,
3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı hükmü ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin
uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 11/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.