Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/14037 Esas 2013/1124 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14037
Karar No: 2013/1124
Karar Tarihi: 23.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/14037 Esas 2013/1124 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2012/14037 E.  ,  2013/1124 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirkete yapmış olduğu otel inşaatına dolgu malzemesi temin ve nakli işini yaptığını ayrıca müvekkiline ait iş makinalarının davalı şirketin işinde çalıştırıldığını, müvekkilinin faturalara dayalı 108.296,52 TL alacağının ödenmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı şirketin yapmış olduğu işlerin bedelinin müvekkilince ödendiğini, dolgu malzemesinin zemin ve sıkışma oranı düşüldükten sonra ortaya çıkan m3 fiyatının davacıya ödendiğini, iş bitiminden sonraki hesaplama sonucunda fazla ödeme tespit edildiği için 09.11.2010 tarihli 5.000,84 TL bedelli fark iade fatura kesildiğini, bu faturanın davacı tarafından da kabul edildiğini, hesap mutabakatından sonra düzenlenen 26.11.2010 tarihli 50.209,00 TL bedelli faturanın da kabul edilemeyeceğini, dolgu işi için çalıştırılan makinaların yakıtı müvekkilince temin edildiği için ayrıca kira bedeli talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde; uyuşmazlığın davacı tarafından teslim edilen malzeme miktarından kaynaklandığı, davacının faturalarda yazılı miktarda malzemeyi davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, 09.11.2010 tarihli iade faturasının davacının da kabulünde olmasının hesap mutabakatı anlamına geleceği ve sonradan (26.11.2010 tarihinde) düzenlenen faturanın ticari yaşamın teamüllerine uygun olmadığı, takip dayanağı faturalardaki mal ve hizmetin davalıya tesliminin usulüne uygun delillerle ispatlanamadığı gerekçeleri ile davanın reddine, davacı alacaklının takibinde kötüniyetli olduğu sabit olmadığından davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık yerel mahkemece de isabetle belirtildiği gibi davacı tarafından davalıya teslim edilen dolgu malzemesinin miktarından kaynaklanmaktadır. Davacı kamyonlarla gönderdiği dolgu malzemesi miktarını esas alarak sözleşmede belirlenen birim fiyatı üzerinden alacak talebinde bulunmuş, davalı ise dolgu malzemesinin sıkıştırılması sonucunda kapladığı alana göre hesaplanacak m3 miktarının esas alınması gerektiğini ve bu şekilde hesaplanan bedeli de ödediğini savunmuştur. Her ne kadar mahkemece iade faturasının taraflar arasında mutabakat niteliğinde olduğu yolunda bir gerekçeye yer verilmiş ise de iade faturasının makine kira bedeli ile ilgili olup satışa konu dolgu maddesine ilişkin bulunmaması karşısında mahkemenin bu yöndeki gerekçesinde isabet görülmemiştir. Hal böyle olunca, taraflar arasındaki iddia ve savunma çerçevesinde sözleşme hükümleri ve davalının duruşma tutanağına geçirilen isticvap beyanı da gözetilerek, teslim fişlerindeki dolgu malzemesinin kaç m3 geldiği hususunda, konusunda uzman bir bilirkişi ya da bilirkişi kurulu vasıtası ile mahallinde keşif de yapılarak davalının kabulünde olan hakedişler de irdelenmek suretiyle ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin kötüniyet tazminatına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara