Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/10302 Esas 2013/1120 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10302
Karar No: 2013/1120
Karar Tarihi: 23.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/10302 Esas 2013/1120 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2012/10302 E.  ,  2013/1120 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, miktar itibariyle bu istemin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının hem müvekkili hem de müvekkilinin yetkilisi olduğu ... aleyhine 30.11.2010 vade tarihli 10.000 TL meblağlı senede dayanarak kambiyo senetlerine özgü takibe giriştiğini, müvekkilinin senedi yetkilisi olduğu şirket adına imzaladığını, şahsi sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddiaya konu bonoya dava dışı şirketi temsilen ve şahsı yönünden ise, aval veren sıfatı ile iki kere imzaladığını, sadece imzadan ibaret avalın mümkün olduğunu belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde; dava konusu senedin TTK m. 613/3. fıkrası açısından incelenmesi gerektiği, şirket temsilcisi olan davacının iki tane imza atmasının aval iradesini ortaya koyduğu anlamına gelmeyeceği amaç aval vermek olsa idi, aval kelimesi veya buna benzer bir ifadenin kullanılması gerektiği, sırf imza atılmasının aval niteliğini doğurmayacağı gerekçeleri ile davanın kabulüne, icra takibine konu 01.10.2010 düzenleme 30.11.2010 vade tarihli ve 10.000 TL tutarlı senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava konusu senedin ön yüzünde keşideci bölümünde şirket kaşesi ve yanında şirket yetkilisi davacı ..."a ait iki adet imza bulunmaktadır. Davacı ..., bu imzaların şirketi temsilen atıldığını ve şahsi sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürmekte ise de şirketi temsilen tek imza yeterli olmasına rağmen aynı kişi tarafından şirket kaşesi dışındaki bölüme ikinci bir imza atılması adı geçenin senedi hem yetkilisi olduğu şirketi temsilen hem de aval veren sıfatı ile imzaladığını gösterir. Zira 6762 sayılı TTK"nun 690.md. yollaması ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Yasa"nın 613/3 mad. göre; “Muhatap veya keşidecinin imzaları müstesna olmak üzere, poliçenin ön yüzüne konan her imza, aval şerhi sayılır.”
    Bu durumda mahkemece somut olay bakımından aval veren sıfatı ile davacı ..."un da dava konusu senetten dolayı sorumlu olduğu gözetilerek deliller değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, somut olaya uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara