Esas No: 2021/16305
Karar No: 2022/15904
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/16305 Esas 2022/15904 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/16305 E. , 2022/15904 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, bir kişi hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından dolayı suçlu bulunmuştur. Özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün temyiz incelemesi yapılırken, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi ile ilgili olarak 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı göz önünde bulundurulmuştur. Bu kararın infaz aşamasında da dikkate alınabileceği belirtilmiştir. Mahkeme, tüm delillerin hukuka uygun yöntemlerle elde edildiğini ve suçun sanık tarafından işlendiğini tespit ederek hükümde yanılmadığını belirtmiştir. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin verilen hüküm ise, mağdurların farklı olmasından dolayı bozulmuştur. 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri açıklamalı olarak verilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
...
A) “Özel belgede sahtecilik” suçundan verilen hükme yönelik temyizin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
B) “Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçundan verilen hükme yönelik temyizin incelenmesinde;
24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresi eklenmiş olup, anılan kanun maddesinde yapılan değişiklikle uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağının düzenlendiği dikkate alınarak; somut olayda özel belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu olduğu, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun mağdurunun ise müşteki şirket olduğu, bu itibarla atılı suçlar açısından mağdurların farklı olduğu anlaşılmakla, sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nin 155/2 maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.