Esas No: 2020/7910
Karar No: 2022/2763
Karar Tarihi: 04.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7910 Esas 2022/2763 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7910 E. , 2022/2763 K.Özet:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi, davacının \"KRC\" ve \"Karaca\" markalarının davalı tarafından eğitim ve öğretim sektöründe kullanıldığı gerekçesiyle açtığı davada, davalının \"Karaca\" markasının davacının tescilli markalarına tecavüz oluşturduğuna karar vermiş ve davalının kullanımlarının durdurulmasına, 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsil edilmesine karar vermiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi son kararında, davacının tescilli markalarıyla davalının markalarının benzerlik göstermediği gerekçesiyle davalı lehine karar vermiştir. Bu nedenle, davacının temyiz başvurusu reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. Kararda, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 7/2-c maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 141. ve 119/1-f maddeleri açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21.11.2018 tarih ve 2017/292 E- 2018/397 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 17.09.2020 tarih ve 2019/333 E- 2020/728 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının ‘’KRC’’ ve ‘’Karaca’’ ibarelerini içeren birçok tescilli tanınmış markası olduğunu, davalının 2016 yılında ilk olarak ‘’KIDS KRC’’ işletme adı ile anaokulu açtığını daha sonra okulun adını ‘’Karaca’’ anaokulu olarak değiştirdiğini, davalı eylemlerinin durdurulması için gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek davalının eyleminin marka haklarına tecavüz oluşturduğunun tespitine, davacı markasının kullanıldığı eşyaların toplatılmasına ve imhasına, davalının internet sitesi ve sosyal medya hesapları üzerinden yapılan tecavüzün durdurulmasına, 5.000.- TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin, davacının markalarının ticari itibarından yararlanmak gibi bir amacının bulunmadığını, işletme adı değişikliğinin MEB mevzuatından zorunlu olarak kaynaklandığını, ‘’Karaca’’ ibaresinin ortaklardan Merih Karaca'nın soyadı olduğunu, daha sonra okul adınının ‘’İSMAİL KARACA ANAOKULU’’ olarak değiştirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacının ‘’KRC’’ ve ‘’Karaca’’ ibareli tanınmış markalarının olduğu, davalının ise "KARACA ANAOKULU" ve "www.karacaanaokulu.com" şeklinde markasal kullanımlarının hedef tüketici kitlesi nezdinde "Karaca" ibaresi yönünden markaların birbirleriyle bağlantılı işletmeler tarafından kullanıldığı izlenimi doğabileceği, davalının markasal kullanımlarının davacıya ait olduğu kanaati uyanabileceği, davalının kullanımlarının tanınmış "Karaca" markasından haksız şekilde istifade edilmesini sağladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı kullanımlarının davacının tescilli marka haklarına tecavüz oluşturduğunun tespiti ile tecavüzün men'ine ve ref'ine, davalının "Karaca" ibareli tabela, broşür, katalog ve her türlü kullanımının durdurulmasına, kaldırılmasına, 5.000.- TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalının "KRC" şeklinde kullanımına dayalı açılan davanın reddine karar verilmiş, karara karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; davalı Şirketin "KRC" ibaresini eğitim ve öğretim hizmetlerinde markasal olarak kullandığı ve davacının anılan hizmetler üzerinde tescilli "KRC" ibareli markasının bulunmadığı, anılan kullanım yönünden 6769 sayılı Kanun'un 29. maddesi yollaması ile 7/2-c maddesi koşulları gerçekleşmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalının "Karaca" ibaresini 41. sınıfta yer alan eğitim öğretim sınıflarında markasal olarak kullandığı, davalının tescilli markalarında ise eğitim öğretim hizmetleri sınıfları olmadığından emtia sınıfları açısından benzerlik oluşmadığı gibi davacı vekilince dosyaya sunulan 29.06.2018 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ileri sürülen tescilli 2013/100640 ve 2006/04912 sayılı markalara dava, replik dilekçesinde ve delil dilekçesinde dayanılmadığından HMK'nın 141. ve 119/1-f maddeleri gereğince itibar edilemeyeceği, ayrıca davacının "KARACA" ibareli markalarının "züccaciye" sektöründe tanınmış olduğu kabul edilse dahi davacı markalarının tanınmışlık düzeyleri, ibarenin ayırt edicilik seviyesi, "züccaciye" sektörü ile davalının ibareyi fiilen kullandığı eğitim öğretim hizmetleri arasında hiçbir yakınlık bulunmadığından 6769 sayılı Kanun'un 7/2-c maddesi koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 5,30 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine, 04/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.