Esas No: 2021/3995
Karar No: 2022/15978
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/3995 Esas 2022/15978 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/3995 E. , 2022/15978 K.Özet:
Sanık ... ve diğer sanık hakkında 2010-2012 yılları arasında sahte fatura kullanma suçundan dava açılmıştır. Sanık ...'ın savunmasında faturaların gerçekçi olduğunu belirtirken diğer sanık, şirket işleri ile ilgilenen kişi olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, delillerin eksik araştırıldığından dolayı hükümlerin bozulmasına karar vermiştir.
- Gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgedir. (213 sayılı Vergi Usul Kanunu, 359.madde)
- Suça konu olan faturaları düzenleyen mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı incelenmeli ve fatura düzenleyenlerin tanık sıfatıyla dinlenmeli.
- Faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığı belirlenmeli ve faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli belgeleri ve ticari defterleri incelenmeli.
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi uyarınca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesine yapılan değişiklikler öncelikle dikkate alınmalı ve uygulama gerekçeleriyle birlikte ayrıntılı olarak kararda gösterilmelidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
...
...
...
1- Sanıklar hakkında “2010, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura kullanma” suçlarından açılan kamu davasında; sanık ...’nın savunmasında, suça konu faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığını beyan etmesi, sanık ...’ın ise şirket işleri ile fiilen diğer sanık ...’nın ilgilendiği, kendisinin kağıt üzerinde ortak olduğunu savunması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
a) Suçlara konu olan faturaları düzenleyen mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
b) Faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kime verdiklerinin, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının, ayrıca sanık ...’ın şirket işleri ile ilgilenip ilgilenmediğinin, bu sanıkla ticari ilişkileri sırasında görüşüp görüşmediklerinin, sanık ...’ın şirketin fiili yönetimine katılıp katılmadığının sorulması,
c) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; faturayı düzenleyen mükelleflere ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının, kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı araştırılıp faturaları düzenleyen mükellefler ile kullanan mükellefin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hükümler kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359. maddesinde; "Gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge ise, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgedir" şeklinde tanımlanmıştır. Gerçek bir muamelenin miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde belgeye yansıtılması belge konusunun adet, miktar, fiyat veya tutar yönlerinden eksik veya fazla gösterilmesidir. Somut olayda, sanıkların, gerçekte yapmış oldukları mal ve hizmet alışlarını haklarında sahte belge düzenlemekten vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden sahte belgeler alarak belgelendirdikleri belirtildiğinden eylemlerinin 213 sayılı Yasanın 359/b maddesinde düzenlenen “sahte fatura kullanma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgı sonucu “muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura kullanma” suçundan hükümler kurulması,
b) Sanık ... hakkında suçun sübutu halinde ve sanık ... yönünden hükümlerden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafisi ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA, 11.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.