19. Hukuk Dairesi 2012/17728 E. , 2013/1052 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki malın iadesi (Finansal Kiralama) davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati tedbire itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
İhtiyati tedbir talep eden (davacı) vekili, finansal kiralama sözleşmesinin ihlal edilmesi nedeniyle sözleşme konusu malların iadesi için açmış olduğu davada, ihtiyati tedbir yoluyla makinelerin yediemin olarak müvekkiline teslim edilmesine karar verilmesini talep etmiş, istem uygun görülerek makinelerin davalıdan alınarak yediemin sıfatıyla davacıya teslimine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbire itiraz eden (davalı) vekili müvekkili şirket tarafından yapılan iflas erteleme başvurusu üzerine ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen tedbir kararına aykırı şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, müvekkiline karşı hiçbir icra işlemi uygulanamayacağını, bankanın çektiği ihtardan itibaren 60 günlük ödeme süresi dolmadan dava açtığını, Finansal Kiralama Kanununa göre finansal kiralama sözleşmesi sona ermeden malların davacıya iade edilmesinin mümkün olmadığını, ihtar da belirtilen 60 gün boyunca davacının sözleşmeyi devam ettirme iradesini gösterdiğini, bu süre dolmadan malın iadesini talep edemeyeceğini, davanın esasını çözer şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini belirterek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iflas erteleme istemine bakan mahkemece davalının menkul ve gayrimenkul malları hakkından genel olarak ihtiyati tedbir kararı verildiği, finansal kiralama sözleşmesine özgü olarak verilmiş bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadığı, davalının finansal kiralama sözleşmesinin kiracısı olması nedeniyle mülkiyet hakkının henüz belli olmadığı, yasa gereği finansal kiralama konusu malların iflas erteleme tedbirlerinin konusunu oluşturmayacağı gerekçeleriyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati tedbire itiraz eden vekili temyiz etmiştir.
1- 3226 Sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun 23’üncü maddesine göre, “Kiralayan, finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşen kiracıya verdiği otuz günlük süre içinde de ödenmemesi halinde, sözleşmeyi feshedebilir. Ancak, sözleşmede, süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceği kararlaştırılmış ise, bu süre altmış günden az olamaz. Taraflardan birinin sözleşmeye aykırı harekette bulunduğu hallerde, bu aykırılık nedeniyle diğer tarafın sözleşmeyi devam ettirmesinin beklenemeyeceği durumlarda, sözleşme feshedilebilir.” Somut olayda ihtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili tarafından 6.9.2012 tarihinde keşide edilen ihtarname ile finansal kiralama taksitlerinin vadesinde ödenmediği, söz konusu borcun 60 gün içinde ödenmesi, aksi hâlde finansal kiralama sözleşmesinin feshedilmiş sayılacağı belirtilmiştir. Ancak henüz ihtarname ile belirtilen 60 günlük süre dolmadan istem üzerine mahkemece 12.9.2012 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Öte yandan ihtiyati tedbir isteyen (davacı) tarafından sözleşmenin feshine ilişkin karşı tarafa yönelik keşide edilen başka bir ihtarname de bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, henüz 60 günlük borcu ödeme süresi dolmadan finansal kiralama konusu malların kiralayan şirkete iadesine ilişkin yasal koşulların mevcut olduğuna dair kanaatinin ne suretle oluştuğu açıklanmadan ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2- Mahkemece, “Sunulan belgeler, sözleşme ve ihtarnamelere göre, ihtiyati tedbir talebinin teminatsız olarak kabulüne,” şeklinde karar verilmiştir. HMK’nun 392’nci maddesinin 1’inci fıkrasına göre, “İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez.” Anılan kanun hükmü uyarınca, teminatsız ihtiyati tedbir kararı verildiği hâllerde mahkemenin gerekçesini açıkça belirtmesi gerektiği gözetilmeden genel ifadelere dayanılarak ihtiyati tedbir kararının teminatsız olarak verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.