Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4073 Esas 2012/6854 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4073
Karar No: 2012/6854
Karar Tarihi: 22.11.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4073 Esas 2012/6854 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/4073 E.  ,  2012/6854 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki birleştirilen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacılar vekilince duruşmasız temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. ... ile davacılar vekili Av. ... gelmiş olmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife borcu olduğundan bahisle davalının müvekkili hakkında takibe geçtiğini, oysa müvekkilinin davalıya hiçbir borcu olmadığı gibi tam tersine alacaklı olduğunu, zaten davalı kooperatif tarafından keşide edilen ihtarnamede müvekkilinin 28.02.2003 tarihli yönetim kurulu kararı ile üyeliğinin sona erdiğini bildirdiğini, müvekkilinin bu kararla yetinmeyip 28.03.2006 tarihli noter ihtarı ile üyelikten istifa ettiğini, davalı kooperatifin de çıkarma kararı almasına rağmen istifayı 30.03.2006 tarihli yönetim kurulu kararı ile kabul ettiğini ve ödenen aidatların iade edileceğinin bildirildiğini, ancak buna rağmen haksız takibe geçildiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatife borçlu olmadığının tespiti ile haksız tahsil edilen paraların istirdatına ve %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif vekili, icra takibi ve itirazın iptali davasında davacının üyeliğinin devam ettiğini, davacının istifasının, itirazın iptaline karar verildikten sonraki tarihte olduğunu, davacının yargı giderlerinden, vekalet ücretinden, tazminattan sorumlu olması gerektiğini, müvekkili kooperatifin eski yöneticilerinin zimmet suçundan ağır ceza mahkemesinde yargılandıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davacılar ..., ..., ... ve ... vekillerince, davalı kooperatif hakkında aynı taleple aynı mahkemece açılan davalar sonunda mahkemenin 02.07.2009 gün 2008/453 Esas 2009/243 Karar 02.07.2009 gün 2008/454 Esas 2009/244 Karar 02.07.2009 gün 2008/455 Esas 2009/245 Karar, 02.07.2009 gün 2008/456 Esas 2009/246 Karar sayılı ilamları ile 4 dosyanın asıl dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş, birleştirmesine karar verilen dosyalarda davalı kooperatif vekilleri davaların reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve dosya kapsamlarına göre; davalı kooperatifin aidat borcu nedeniyle davacılar hakkında icra takibine geçtiği, ancak davadan önce davacıların üyeliklerinin sona erdiği, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 17. maddesine göre kooperatiften ayrılan ortaktan geçmiş aidat borcunun istenemeyeceği, kooperatiften ayrılmanın kesinleşmesine kadar ortağın parasal yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği hükmünün ise aynı Yasa"nın 16/son maddesine kıyasen sonradan üyeliğe yeniden dönen ortaklar için geçerli olduğu, ortaklık ilişkisi sona eren ortağın yükümlülüklerinin devam etmediği gibi ortaklıktan ayrılan ortaklara haklarını iade yükümlülüğü bulunduğu, buna göre menfi tespit davasından önce ortaklık ilişkisi kalkmış, davacıların, icra takibinden dolayı borçlu olmadıkları ve ayrıca BK"nın 113. maddesi uyarınca da fer"i borçların ortadan kalktığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların kabulü ile davacıların borçlu olmadığının tespitine, davacıların kötüniyet tazminat taleplerinin reddine, birleşen 2008/456 Esas 2009/246 Karar sayılı dosyada davacıdan haksız tahsil edilen bedelin istirdatına karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Davacı ve birleştirilen davaların davacıları vekili her ne kadar hükmün kötüniyet tazminatına yönelik olarak temyiz etmiş ise de, temyiz dilekçesinin harcı yatırılmadığı gibi temyiz defterine de kaydedilmediği anlaşıldığından, dava ve birleştirilen davaların davacıları vekilinin temyiz talebinin reddi gerekmiştir.
    2-Davalı ve birleştirilen davaların davalısı kooperatif vekilinin temyiz itirazına gelince; alacaklı kooperatif tarafından üyeleri borçlular aleyhine girişilen takiplere, itiraz üzerine ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2002/244 Esas 2005/69 Karar ve ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2002/197 Esas 2006/14 Karar sayılı dosyalarında itirazın iptali davaları görülüp, davaların borçlular yönünden kısmen kabul edildiği anlaşıldığından, mahkemece; yukarıda esas ve karar numaraları verilen itirazın iptali davaları ile davanın ve birleştirilen menfi tespit davalarının konularının aynı olup olmadığı araştırılarak şayet aynı ise kesin hüküm şartlarının oluşması halinde, menfi tespit davalarının reddine karar verilmelidir. Şayet dava koşullarında farklılıklar mevcut ise bu hususun bilirkişi raporu ile belirlendikten sonra uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davanın ve birleştirilen davaların davacıları vekilinin temyiz talebinin reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davanın ve birleştirilen davaların davalısı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı kooperatif yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak anılan davalıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde davalı kooperatife iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara