Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13259 Esas 2013/1030 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13259
Karar No: 2013/1030
Karar Tarihi: 21.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13259 Esas 2013/1030 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yapılan bir sözleşme konusunda açılmıştır. Sözleşmenin 4. maddesi gereği, davalının teslim etmesi gereken bir makineyi belirtilen tarihte teslim etmediği gerekçesiyle müvekkil tarafından sözleşmenin feshi ile ödenen satım bedelinin iadesi talep edilmiştir. Davalı, müvekkile 5.000 Euro'dan vazgeçilmesi halinde 55 bin Euro'yu iade edeceğini bildirmiş, müvekkil de bunu kabul etmiştir. Ancak daha sonra davalı 5.000 Euro'yu iade etmemiştir ve alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe davalının haksız itirazı ile takibin durduğu belirtilerek, davanın reddi talep edilmiştir. Mahkeme, davacının davalıya gönderdiği yazıda açıkça 5.000 Euro'nun irat kaydedilmesini kabul ettiğini, davacının iddiasının ikrah ile sakatlandığına dair ispatlanamayan bir gerekçeye dayandığını belirtmiştir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi: Sakatlık
- Türk Borçlar Kanunu'nun 219. maddesi: Para Borçlarından Doğan İdari İşlemler
19. Hukuk Dairesi         2012/13259 E.  ,  2013/1030 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ... marka, HCR 900 DSI hidrolik delici alınması konusunda 10.11.2009 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 4. maddesi gereğince sözleşme konusu makinenin 15.12.2009 tarihine kadar teslim edilmesi gerektiğini, müvekkilinin 01.10.2009 ve 16.11.2009 tarihlerinde davalıya makine bedeli olarak toplam 60 bin Euro ödeme yaptığını, davalının sözleşmede belirtilen tarihte makineyi teslim etmemesi üzerine müvekkilinin sözleşmenin feshi ile ödenen satım bedelinin iadesini davalıya ihtar ettiğini, davalının müvekkile 5.000 Euro" dan vazgeçilmesi halinde 55 bin Euro"yu iade edeceğini bildirdiğini, müvekkilin de en azından paranın büyük bir kısmını kurtarmak adına bunu kabul ettiğini ve davalının 55 bin Euro"yu müvekkiline iade ettiğini, daha sonra müvekkilin davalıdan 5.000 Euro"nun iadesini talep ettiğini, ancak davalının sözkonusu parayı iade etmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; taraflar arasındaki sözleşmenin 2. maddesinde alımdan tek taraflı olarak vazgeçilmesi halinde, alınan 5.000 Euro kaparonun müvekkil şirket hesaplarına irat kaydedileceğinin kararlaştırıldığının, davacının 30.03.2010 tarihli yazısı ile sözleşmeye konu deliciyi almaktan vazgeçmesi sebebiyle müvekkiline ödediği 60.000 Euro"dan 5.000 Euro"nun sözleşmede kararlaştırılmış olduğu gibi müvekkil şirket hesaplarına irat kaydedilerek kalan 55.000 Euro"nun taraflarına iade edilmesi yönünde talimat verdiğini belirterek, davanın reddine ve %40"tan az olmamak kaydı ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece toplanan delillere göre; davacının davalıya gönderdiği 30.03.2010 tarihli yazıdaki beyanında açıkça 5.000 Euro"nun davalı tarafından irat kaydedilmesini kabul ettiği, her ne kadar davacı vekili müvekkilinin ödediği paranın büyük kısmını geri alabilmek için 5.000 Euro"nun irat kaydedilmesine izin verdiğini, 30.03.2010 tarihli davacı beyanının ikrah ile sakatlandığını iddia etmiş ise de, davacının 30.03.2010 tarihli beyanında 5.000 Euro"nun irat kaydedilmesini kabul etmek yerine, irat kaydı beyanı olmaksızın yalnızca 55 bin Euro"nun iadesini isteyebilecekken açıkça 5.000 Euro"nun irat kaydedilmesine muvafakat ettiği ve dosyada ikrah şartlarının gerçekleştiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 21.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara