Esas No: 2020/7701
Karar No: 2022/2761
Karar Tarihi: 04.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7701 Esas 2022/2761 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7701 E. , 2022/2761 K.Özet:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi, davalı şirketin \"# Hashtag\" ibareli marka başvurusunun Twitter ve Instagram gibi sosyal medya platformlarının kullanımında bir sembol olduğunu ve herkes tarafından kullanılan bir ibare olduğunu belirterek, tüm mal ve hizmetler için tescil edilemeyeceği sonucuna vardı. Mahkeme, kararını 556 sayılı KHK'nın 7/1-a maddesi gereğince verdi ve davayı kabul ederek davalı şirketin markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verdi.
Kanun Maddeleri:
- 556 sayılı KHK'nın 7/1-a maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 28.02.2018 tarih ve 2016/476 E- 2018/76 K. sayılı kararın davacı vekili ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin kabulüne-reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 14.09.2020 tarih ve 2019/421 E- 2020/666 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şahısların 2015/61038 numaralı, "# Hashtag" ibareli 35. sınıf hizmetler için marka başvurusuna, davacının işaretin ayırt ediciliğinin bulunmadığı, vasıf bildirdiği ve herkesin kullanımına açık olduğu gerekçelerine dayalı itirazının davalı kurum tarafından reddedildiğini, YİDK kararın haksız olduğunu, anılan işaretin sadece sosyal medyada değil her sektörde kullanılır hale geldiğini, yapılan diyaloglarda spesifik konuyu vurgulamak için hashtag kelimesinin kullanıldığını, bu ibarenin bir kişinin tekeline verilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek YİDK kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalılar cevap vermemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; başvuru konusu "# Hashtag" ibareli markanın "reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri" bakımından herkesin kullanımına açık, tanımlayıcı anlam ve ifadeler içerdiği, anılan mal ve hizmet türünü tanımladığından jenerik ve tasviri bir sözcük olduğu, bu hizmetler için markanın somut olarak ayırt edicilik vasfı bulunmadığından YİDK kararının bu yönden isabetli olmadığı, ancak bu hizmetler dışındaki 35. sınıf hizmetler yönünden markanın simgesel ve işletmesel kökeni ifadeye soyut olarak elverişli olduğu, mal ve hizmetleri ferdileştirmesi sebebiyle somut ayırt ediciliğini bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK'nın 2016/M-10315 sayılı kararının "reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri" bakımından iptaline, sair hizmetlerdeki iptal isteminin reddine, 2015/61038 sayılı markanın iptal edilen hizmetler yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, sair hizmetlerdeki hükümsüzlük isteminin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ile davalı kurum vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde; dava konusu başvurunun tüketiciler üzerinde özel bir çağrışım yapma, kaynak gösterme, ürünleri ayırt etme fonksiyonunun bulunmadığından 556 sayılı KHK'nın 7/1-a maddesindeki koşulun bulunmadığı gerekçesiyle davalı TPMK vekilinin tüm istinaf istemlerinin esastan reddine, "# Hashtag" ibareli marka başvurusunun Twitter ve Instagram gibi sosyal ağ servilerinde kullanılan bir semolün adı ve kendisi olduğu, bu sembolün sosyal medyada bağlantıları belirli kategorilere ayırmak için kullanıldığı, başvurunun 35. sınıftaki tescili istenen diğer hizmetler bakımından da tüketiciler üzerinde özel bir çağrışım yapma, kaynak gösterme, ürünlerin menşeine işaret etme, ürünleri birbirinden ayırt etme fonksiyonunun bulunmadığı, tüketicinin emtiaları ayırt etmesini sağlamayacağından 556 sayılı KHK'nın 7/1-a maddesindeki koşulun bulunmadığı gibi "# Hashtag" ibaresinin, münhasıran ticaret alanında herkes tarafından kullanılan bir ibare olduğu için tüm mal ve hizmetler yönünden tescili mümkün olmayan bir işaret olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, 2016-M-10315 sayılı YİDK kararının iptaline, 2015/61038 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davalı kurum vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPMK'dan alınmasına, 04/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.