Esas No: 2012/13230
Karar No: 2013/1017
Karar Tarihi: 21.01.2013
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13230 Esas 2013/1017 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili banka ile ... arasında 26.06.2007 tarihinde 250.000.00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, diğer davalılar ... ve ..."ın da söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını kullandırılan kredinin geri ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek Noter aracılığı ile davalılara ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine ... İcra Müdürlüğünün 2009/11227 esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ve ... İcra Müdürlüğünün 2009/11226 esas sayılı dosyasında da tahsilde tekerrür olmamak üzere genel haciz yolu ile yapılan takiplere davalıların haksız itirazları ile takiplerin durduğunu belirterek, davalıların itirazlarının iptali ile takiplerin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili 08.10.2010 tarihli beyan dilekçesinde, davacı bankanın alacağını ipotek ile teminat altına almış olmasına rağmen hem ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile hem de genel haciz yoluyla takip başlattığını,ancak öncelikle teminatlar çözüldükten sonra bakiye bir alacak kalırsa genel takip yoluna başvurulabileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen 20.01.2012 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; 2009/11226 esas sayılı takip dosyası yönünden yapılan incelemede takip tarihi itibarıyla davacı bankanın davalı asıl borçlu ve kefillerden 3055001 nolu Artı Para kredisi dolayısı ile 14.115,60 TL ,... nolu ticari kredi nedeniyle 16.045.95 TL , ... nolu ticari kredi dolayısı ile 138.329,98 TL ,... nolu Ticari Kredi nedeniyle 3.697.59 TL ve ... nolu kredi dolayısı ile de 27.931,56 TL olmak üzere toplam 200.120,69 TL alacaklı olduğu, ancak davacı bankanın tüm krediler yönünden toplam alacak miktarını 195.058,25 TL talep etmiş olması ve taleple bağlılık ilkesi gereği dikkate alınarak, davalıların toplam 195.058,25 TL borçlu olduklarının anlaşıldığı ve bu bedele yönelik itirazların haksız olduğu sonucuna varıldığı, fakat İİK" nun 45. maddesi gereğince borcun ipotek ile teminat altına alınmış olması halinde asıl borçlu yönünden öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılmasının zorunlu olması ve ancak ipotek fazlası var ise genel haciz yolu ile takip yapılabilmesinin mümkün olması gözönüne alınarak, asıl borçlu ... yönünden davacı vekilinin son oturumunda ki beyanı da dikkate alınarak ipotek limiti olan miktarın düşüldüğü ve buna göre davalıların itirazlarının iptaline karar verilmesi gerektiği, 2009/11227 takip sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip yönünden yapılan incelemede ise; davacının takip talebindeki asıl alacak ve faiz yönünden istemleri dikkate alınarak usul ekonomisi de gözönünde tutularak yeniden bilirkişi raporu alınması yoluna gidilmediği, mahkemece resen hesaplama yapıldığı ve fakat gerek ... ve ... nolu krediler yönünden yapılan hesaplamada daha fazla faiz miktarı bulunmuş ise de, davacının talebinin daha az olması ve taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının bu krediler yönünden talebi ile bağlı kalındığı gibi diğer krediler yönünden de bilirkişi raporunda daha fazla faize hakedilmiş olmasına rağmen yine davacının talebi ile bağlı kalınarak hüküm kurulması yoluna gidildiği ve buna göre de davacı bankanın takip tarihi itibariyle işbu takip dosyası yönünden 355001 nolu kredi yönünden 11.718,64 TL, ... nolu kredi yönünden 133.189,57 TL, ... nolu kredi yönünden 3.640,23 TL , ... nolu kredi yönünden ise 6.399,02 TL olmak üzere 154.947,46 TL alacaklı olduğu ve bu bedeller üzerinden ipotek limiti aşılmamak kaydı ile takibin devamına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde iadesine, 21.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.