Esas No: 2021/6037
Karar No: 2022/2812
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/6037 Esas 2022/2812 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/6037 E. , 2022/2812 K.Özet:
Davacı, kendisinin davacı olduğu İstanbul 36. İş Mahkemesi'nin dosyası üzerinden yargılaması devam eden davada, davalı Lonca Deri San. Tic. Ltd. Şti.’ye tebligat yapılamadığını, anılan şirketin sermaye arttırımı yapmadığından davalı tarafından re'sen terkin edildiğinin anlaşıldığını, davada taraf olması için şirketin ihyasının gerektiğini ileri sürerek, Lonca Deri San. Tic. Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, yapılan terkin işleminin TTK’nın 7. maddenin 4a bendindeki hususlar yerine getirilmediğinden geçersiz olduğu, bu nedenle yapılan terkin işlemi usulüne uygun olmadığından 5 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmasının da mümkün olmadığı, şirketin ihyası gerektiği kanaatine vararak davayı kabul etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemişse de istinaf ve temyiz süreçlerinin ardından yapılan yargılamada Bölge Adliye Mahkemesi, davayı kabul eden ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik olmadığına kanaat getirerek temyiz isteminin reddine karar vermiştir. TTK'nın geçici 7. maddesi, a ve b fıkralarına göre Ticaret Sicil Müdürlüğü'nce yapılan işlemlere ve tebligatlara dair usul ve yasalara ilişkin düzenlemeler içermektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 24.12.2020 tarih ve 2020/425 E- 2020/725 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nce verilen 01.07.2021 tarih ve 2021/985 E- 2021/901 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı asil, kendisinin davacı olduğu İstanbul 36. İş Mahkemesi'nin 2020/61 esas sayılı dosyası üzerinden yargılaması devam eden davada söz konusu davanın davalısı Lonca Deri San. Tic. Ltd. Şti.’ye tebligat yapılamadığını, anılan şirketin sermaye arttırımı yapmadığından davalı tarafından re'sen terkin edildiğinin anlaşıldığını, davada taraf olması için şirketin ihyasının gerektiğini ileri sürerek, Lonca Deri San. Tic. Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın 5 yıllık süre içerisinde açılmadığını, ihyası istenen şirketin sicilden terkin edilme işleminin TTK ve ilgili Tebliğe uygun olduğunu, davalının yasal hasım konumunda olduğunu aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ihyası istenen şirketin 31/07/2013 tarihinde re'sen terkinine karar verildiği, dava tarihi itibariyle 5 yıllık sürenin geçtiği, re'sen terkin kararının geçerli olabilmesi için TTK'nın geçici 7. maddesinin 4 a ve b fıkralarına uygun şekilde Ticaret Sicil Müdürlüğü'nce işlem yapılmış olması gerektiği, davalıya TTK’nın geçici 7. maddesinin 4 a ve b bentlerine göre çıkartılan tebligat evraklarının gönderilmesi istenildiği, sadece şirket tüzel kişiliğine tebligat çıkartıldığı, çıkartılan tebligatın tanınmadığıyla bahisle iade edildiği ancak şirket yetkilisine TTK geçici 7. maddesinin 4a bendi uyarınca tebligat çıkartılmadığı görüldüğü, yapılan terkin işleminin TTK’nın 7. maddenin 4a bendindeki hususlar yerine getirilmediğinden geçersiz olduğu, bu nedenle yapılan terkin işlemi usulüne uygun olmadığından 5 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmasının da mümkün olmadığı, şirketin ihyası gerektiği, davalının TTK'nın geçici 7. madde çerçevesinde yaptığı terkin işlemi hatalı olduğundan, davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğu, TTK geçici 7. maddesine göre re'sen siciliden terkin edilmiş şirketler bakımından ihya kararı verilmesi halinde şirketlerin tasfiye haline gireceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığından, TTK 547. maddesi hükmünden farklı olarak bu durumda tasfiye memuru atanması gerekmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, İstanbul 36. İş Mahkemesi'nin 2020/61 esas sayılı dava dosyasında taraf teşkilinin sağlanması ve verilecek kararın infazı işlemleri ile sınırlı olmak kaydı ile Lonca Deri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin ihyasına, kararın tescil ve ilanına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davalı ...'nce TTK'nın geçici 7. maddesine göre re'sen terkin işlemi yapılırken, aynı maddenin 4. fıkrasında belirtildiği şekilde şirket yetkilisine usulüne uygun tebliğ edildiği ispatlanamadığı, dolayısıyla terkin işleminin yasaya aykırı şekilde yapıldığının kabulü gerektiği, ihya davasının açılmasına davalı ... yasaya aykırı yaptığı re'sen terkin işlemi ile sebep olduğundan, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 05/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.