Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/7015 Esas 2022/16104 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, 2008 ve 2009 yıllarında sahte fatura kullanmakla suçlanmıştır. Suçun cezası nedeniyle dava zamanaşımı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddeleri uyarınca gerçekleşmiştir. Ancak, sanığa yüklenen 2010, 2011, 2012 ve 2013 yıllarında işlenen sahte fatura kullanma suçları için Kanunun 66/1-e maddesi uyarınca olağan dava zamanaşımı gerçekleşmiştir. Yargılama tarihi itibariyle dava zamanaşımı kesen son sebep olan sanığın sorgu tarihi olarak belirlenmiştir. Bu nedenle, karar diğer yönleri incelenmeden bozulmuştur. Ancak, yeniden yargılamaya gerek olmadığı için, sanık hakkındaki kamu davaları dava zamanaşı nedeniyle düşürülmüştür. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: Suça konu olan dönemlere göre, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e maddesi uyarınca olağan dava zamanaşımı, sanık sorgu tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar geçerlidir. Aynı Kanunun 67/4. maddesi ise olağanüstü dava zamanaşımını düzenler. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca bozulan hükümlerin 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca düşmesi ve bu kadar zaman geçmesine rağmen hüküm verilebilmesi için ise 322. maddeye dayanılabilmektedir. Sanığın haklarının incelenmesiyle açıklanan bu süreç, 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca düşürülme kararı verilir.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
...
...


Sanığa yüklenen “2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura kullanma” suçlarının Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar; sanığa yüklenen “2010, 2011, 2012 ve 2013 takvim yıllarında sahte fatura kullanma” suçlarının Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre ise 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanığın sorgusunun yapıldığı 04.06.2014 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımları nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 12.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.