Esas No: 2012/15512
Karar No: 2013/837
Karar Tarihi: 17.01.2013
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/15512 Esas 2013/837 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının müvekkili ile arasındaki bayilik sözleşmesini haksız olarak süresinden önce feshettiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4.500 TL kâr mahrumiyeti, 4.500 TL cezai şart bedeli olmak üzere toplam 9.000 TL.nin fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacının müvekkilinden talepte bulunmasının mümkün olmadığını, sözleşmenin süresinden önce ve haksız olarak feshinin söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davacı ile dava dışı ... arasında akaryakıt bayiliği sözleşmesi düzenlendiği, ayrıca davacı ile davalı şirket arasında LPG ile çalışan karayolu taşıtları için ikmal istasyonu bayiliği sözleşmesi imzalandığı, ...nin davacı ile aralarındaki sözleşmeyi 04.08.2010 tarihinde feshettiğini davacıya bildirdiği, bu fesih bildiriminin sözleşme hükümlerine uygun olduğu, bu durumda 04.08.2010 tarihinden itibaren 6 ay içinde ...’nin davalı şirkette dahil olmak üzere dava dışı ... bünyesindeki petrol istasyonlarına LPG sevkiyatını sonlandırması gerektiği, bu çerçevede davalı şirketin 28.02.2011 tarihi itibariyle davacı ile aralarındaki sözleşmeyi sonlandırdığını bildirdiği, taraflar arasındaki sözleşmenin tamamen davacı ile dava dışı ... arasındaki sözleşmeye bağlı bir sözleşme olup, ... sözleşmeyi 04.08.2010 tarihinde feshettiğinden sözleşme gereği 6 aylık sürenin sonunda yani 04.02.2011 tarihinde ...’ın davalı şirkete LPG sevkiyatını sonlandırması gerektiği, davalının sözleşmeyi haksız ve sebepsiz feshinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 12.03.2010 tarihli ek protokolün ana sözleşmenin feshi blıklı 2.maddesinde “... ile ... arasında imza edilen ana sözleşmenin ... tarafından haklı bir nedene dayanması kaydıyla her ne suretle olursa olsun feshi durumunda, ... ile bayi arasındaki bayilik sözleşmesi de, bu feshi takiben 6 (altı) ay içinde hükümsüz duruma gelir” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir.
Dava dışı ... (...)’in davacı ... .’ne gönderdiği 04.08.2010 tarihli fesih ihbarnamesinde, fesih ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 3 ay sonra sözleşmenin feshedileceği bildirilmiştir. Söz konusu ihtarname davacı ... .’ne 05.08.2010 tarihinde tebliğ edildiğine göre fesih tarihi 05.11.2010 olacaktır. Bu fesih tarihinden 6 aylık sürenin sonunda ise sözleşme uyarınca davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümsüz hale gelecektir. Hal böyleyken mahkemece ihtarname tarihi olan 04.08.2010 tarihi fesih tarihi kabul edilerek yanılgılı gerekçelerle yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.