Esas No: 2021/10806
Karar No: 2022/16292
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/10806 Esas 2022/16292 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/10806 E. , 2022/16292 K.Özet:
Sanık bir kişi hakkında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat kararına karşı yapılan temyizler incelenmiştir. Kararda, sanık hakkında kamu davası açılmış ancak kovuşturma şartı olan mütalaanın bulunmadığından dava şartının oluşmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle beraat hükmü yasaya aykırı olarak kurulmuştur. Ayrıca, diğer sanıkların hükümlerinden sonra yürürlüğe giren kanun maddeleri de gözetilerek sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu kararın gerekçesi olarak 213 sayılı VUK'nin 367. maddesi ile 7394 sayılı Kanun'un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun'un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri ile 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi gösterilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
...
...
Sanık ... hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin; sanıklar ... ve ... hakkında 2010 yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafisi, sanık ...’ın ve vekalet ücretine hasren katılan vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
1)Sanık ... hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kamu davası açılmış ise de; 213 sayılı VUK'nin 367. maddesi uyarınca kovuşturma şartı olan mütalaanın bulunmadığı anlaşılmakla mahkeme tarafından öncelikle 213 sayılı VUK'nin 367. maddesi gereğince dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceğinin Vergi Dairesi Başkanlığından sorulması, verilmeyeceğinin anlaşılması durumunda dava şartı yokluğu nedeni ile davanın düşmesine karar verilmesi gerekeceği gözetilmeden, yargılamaya devamla beraat hükmü kurulması, yasaya aykırı;
2)Sanık ... yönünden mütalaa verilmesi ve suçun sübutu halinde, diğer sanıklar yönünden de hükümlerden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanık ... müdafisi ve sanık ...’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Yz.İşl.Md. Y. ...