Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5605 Esas 2022/2856 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5605
Karar No: 2022/2856
Karar Tarihi: 06.04.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5605 Esas 2022/2856 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/5605 E.  ,  2022/2856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25.04.2019 tarih ve 2017/713 E. - 2019/376 K. sayılı asıl kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, 24.02.2020 tarihli ek kararın ise duruşmasız olarak davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 05.04.2022 günü hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ...ile davalı ... ve...vekili Av.... ile davalı ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; ...nin 31.05.2007 tarihinde yapılan 2002, 2003, 2004, 2005, 2006 faaliyet yıllarına ilişkin olağan genel kurul toplantısında bu yılları kapsayan denetim kurulu rapor içeriğine göre 2002, 2003, 2004 faaliyet yıllarını kapsayan dönemde şirketi zarara uğratan davalılar yönetim kurulu üyeleri hakkında mali sorumluluk davası açılmasına karar verildiğini, bu konuda denetim kuruluna yetki verildiğini, davalıların TTK hükümlerine aykırı hareket ederek şirketi zarara uğrattıklarını şirket bilanço ve gelir tablosu hesaplarının genel kabul görmüş muhasebe ilke ve prensiplerine uygun tutulmadığını, 2003-2004-2004 yıllarına ilişkin kanuni defterlerin usulüne uygun tutulmadığını, firmanın yönetim kurulu üyelerinin şirketi basiretli bir tacir gibi yönetmeyerek denetim kurulu raporunda yıllara göre ifade edildiği üzere şirketi zarara uğrattıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak şartıyla şimdilik 10.000.-TL nin zararın meydana geldiği tarihten itibaren TCMB tarafından ilan edilen avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş; sonrasında dava değerini ıslah yoluyla arttırmıştır.
    Davalı ... vekili; davacının zararı ispat etmesi gerektiğini, denetim kurulu raporlarını kabul etmediklerini müvekkilinin yönetim kurulu yada denetim kurulu üyesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalılardan ..., ... ve ... vekili; zararın ispata muhtaç olduğunu, işlemlerin yasaya ve usule uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili; şirkette yöneticilik görevi bulunmadığını, zarar mevcut ise sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili; müvekkilinin şirkette yönetim ve denetim kurulu üyeliği yapmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalılardan ..., ... ve Antonio Luna Beetancourtun'nun davaya karşı cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
    Birleşen 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/479 esas sayılı dosyasında;
    Davalılar vekili; aynı alcak talebiyle açılan davanın derdest olduğunu bu nedenle derdestlikten reddi gerektiğini ayrıca iddiaların yerinde olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Birleşen İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/438 esas dosyasında:
    Davalı ... vekili; müvekkilinin icra kurulu üyesi olduğunu, mali konularda yetki ve sorumluluğu bulunmadığını, Uzan şirketlerinde yönetici ve deneticilik yapmadığını, harcamalardan haberi dahi olmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; müvekkilinin Genel Koordinatör olarak çalıştığını, mali konularda yetkisi olmadığını, 2. derece A grubu imza yetkisinin olduğunu yönetim ve denetim kurulu üyeliği bulunmadığını, zarardan sorumlu olmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ... Güney vekili öncelikle davanın süresinde açılmadığını zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini söz konusu şirkette muhasebe müdürü olarak çalıştığını para tasarruf yetkisi olmadığını, yazışma yapma yetkisi olduğunu kendisine husumet düşmediğini beyanla pasif husumetten reddi gerektiğini, ayrıca raporun afaki olduğunu zararın gerçeği yansıtmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalılardan Sadrettin Balaman'ın davadan önce ölmesi nedeniyle davacı TMSF tarafından aynı konuda İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/363 esas sayılı dosyası ile Sadrettin Balamanın mirasçıları Filiz, Serhat ve ... aleyhine dava açmış açılan bu dava önce İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2007/438 E sayılı dosyası ile daha sonrasında ise İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2007/438 E sayılı dosyası mahkememiz dosyası ile birleştirilmesi nedeniyle dolaylı yönden bu dosya ile birleştirilmiştir.
    Birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/480 esas sayılı dosyasında:
    Davalı...vekili; öncelikle alacağı temlik alan davacının temlik sözleşmesinde müvekkilinin isminin borçlu sıfatıyla geçmediğini bu nedenle davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığını, TTK: 341. maddesine göre dava açma yetkisinin murakıplara ait olduğunu ayrıca zararın öğrenildiği tarihin 31.05.2007 tarihi olduğunu davanın ise 25.8.2011 tarihinde açıldığını davanın zamanışımına uğradığını, fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren de 5 yıllık süreninde dolduğunu, denetim kurulu raporunun delil niteliği bulunmadığını zararın ispatı gerektiğini usulsüzlük varsa bundan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ... Gönüllerin usulüne uygun tebligata rağmen davaya karşı beyanda bulunmadığı anlaşılmıştır.
    Mahkemece bozma ilamına uyulara yapılan yargılamaya göre, asıl davada, davalılar; ..., ..., ..., ..., ... yönünden açılan davanın sabit görülmediğinden reddine, dair karar bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşmesi nedeni ile tekrar hüküm tesisine yer olmadığına, davalılar ..., ..., ..., ... yönünden açılan davanın asıl ve ıslah edilen miktarlar yönünden kısmen kabulü ile; şirket kasasından çıkarak Hollanda Antiller'e gönderilen 6.700.443,00USD'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren faiziyle tahsiline, geriye dönük olarak kanunen kabul edilmeyen giderler hesabına alınarak zarar yazılan tutar zararı olan 18.213.148,01TL'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle tahsiline, eksik vergi bildirimleri nedeni ile oluşan 2.261.376,38TL'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle tahsiline, Şişli 2.Sulh Ceza Mahkemesinin tedbir kararına rağmen yapılan ödemeler nedeni ile oluşan 2.534.290,59TL'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle tahsiline, birleşen İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/479 Esas sayılı dosyası yönünden ; davanın HMK 150. maddesi gereğince aynı konuda aynı kişiler hakkında açılmış bir dava varken aynı konu ve kişilere ilişkin ikinci bir dava açılması nedeni ile davanın derdestlik nedeni ile açılmamış sayılmasına, birleşen İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/438 Esas sayılı dosyası yönünden; davalı Sadrrettin Balaman hakkında açılan davanın bu davalının davadan önce ölmüş olduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğundan reddine, davalılar M...., ... yönünden davanın sabit görülmediğinden reddine, İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/438 esas sayılı dava dosyası ile birleştirilip daha sonra mahkemece bu dosyanın mahkememiz dosyası ile birleştirilmesi nedeni ile bu dosya ile birlikte mahkememize gönderilen dolayısıyla mahkememiz dosyası ile birleşen İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/363 esas sayılı dava dosyası yönünden sabit görülmeyen davanın reddine, davalı ... hakkında açılan davanın açılmamamış sayılmasına, birleşen İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/480 esas sayılı dosyası yönünden; davalı...hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeni ile reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile; şirket kasasından çıkarak Hollanda Antiller'e gönderilen 6.700.443,00USD'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren faiziyle tahsiline, geriye dönük olarak kanunen kabul edilmeyen giderler hesabına alınarak zarar yazılan tutar zararı olan 18.213.148,01TL'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle tahsiline, eksik vergi bildirimleri nedeni ile oluşan 2.261.376,38TL'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle tahsiline, Şişli 2.Sulh Ceza Mahkemesi'nin tedbir kararına rağmen yapılan ödemeler nedeni ile oluşan 2.534.290,59TL'nin zararın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Davalılar ... ve ... vekilinin temyiz istemleri ek karar ile reddedilmiştir.
    Asıl kararı davacı vekili, ek kararı davalılar ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar ... vekili ve davalı ... vekilinin mahkemenin 24.02.2020 tarihli temyiz talebinin reddine dair ek karara yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile ek kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    2- Asıl ve birleşen davalarda davacı TMSF vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... vekili ve davalı ... vekilinin mahkemenin 24.02.2020 tarihli temyiz talebinin reddine dair ek karara yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile ek kararın ONANMASINA; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davalarda davacı TMSF vekilinin temyiz itirazlarının tümüyle reddi ile asıl ve birleşen davalarda verilen kararların ONANMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin ... ve ...'dan alınıp asıl ve birleşen davalarda davacı TMSF'ye verilmesine, takdir olunan 3.815.00 TL duruşma vekalet ücretinin, asıl ve birleşen davalarda davacı TMSF'den alınıp davalılar ..., ...ve ...'e verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılar ... ve ...'dan ayrı ayrı alınmasına, davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 06/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara