23. Hukuk Dairesi 2012/5093 E. , 2012/6683 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkillerinin 26.08.2007 tarihinde ölen murisi..."in 27.07.2007 tarih ve 90 sayılı yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan ihraç edildiğini, ancak kooperatife ödediği 19.265,25 TL"nin müvekkillerine iade edilmediğini ileri sürerek, 15.05.2008 tarihinde muaccel hale gelen alacağın yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacılar murisinin kooperatife proje çizimi karşılığı üye alındığını ve güvene dayalı olarak para ödenmediği halde 19.265,25 TL ödenmiş gibi makbuz düzenlendiğini, murisin proje çizimini geciktirmesi üzerine 27.07.2007 tarih 93/3 sayılı kooperatif yönetim kurulu kararı ile ihraç edildiğini, 13.04.2008 tarihli genel kurul kararı ile de ortaklığının silindiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 14.03.2007 tarihinde kooperatif üyeliğine kabul edilen davacıların murisinin, 27.07.2007 tarihli yönetim kurulu kararı ile sermaye katılım bedeli, aidat ve arsa bedeli olarak hiç bir bedel ödemediği gerekçesi ile üyeliğinin iptaline ve 13.04.2008 tarihli genel kurulda da ortaklık kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, bu tarihten önce 26.08.2007 tarihinde davacıların murisi öldüğünden ölen kişi hakkında genel kurulca verilen ihraç kararının geçersiz olduğu, bu nedenle ihraç kararına göre değerlendirme yapılamayacağı, yönetim kurulu kararı tebliğ edilmediğinden ölüm tarihine kadar muris üyeliğinin devam ettiği, ölümle ortaklık sıfatı sona erdiğinden, davacıların murisinin ortaklık payından doğan alacağının tasfiye usulüne göre hesaplandığı, davacıların murisinin davalı kooperatiften 19.265,25 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile bu miktarın 15.05.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Dava, davalı kooperatifteki ortaklığı ölümle sona eren davacılar murisinin ödentilerinin iadesi istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 17/1 ve anasözleşmenin 15/1. maddelerine göre devir dışında bir nedenle ortaklığı sona erenlerin
sermaye ve diğer alacakları, ortaklığın sona erdiği yılın bilançosunun ertesi yıl genel kurulca kabulünden bir ay sonra muaccel olur. Davacılara iadesi gereken meblağ, murisin ödediği aidatların toplamı kadar olmayıp, yapılan toplam ödemeden ortaklığın sona erdiği yıl sonu bilançosunda yer alan genel giderlerden davacılar murisine isabet eden kısımların düşülmesinden sonra bakiyesidir. Bu yasal düzenlemeye uyulmaması diğer ortaklar aleyhine sonuç doğurduğu gibi, çıkma payı hesaplanmasında genel giderlerin dikkate alınmamasının davacılar açısından nedensiz zenginleşmeye yol açacağı kuşkusuzdur.
Bu durumda mahkemece, davacılar murisinin 26.08.2007 tarihinde ölümü ile ortaklığı sona erdiğinden ve davacılar, murisinin yaptığı ödemelerin iadesini talep ettiklerinden, 2007 yılı bilançosunda yer alan genel giderlerden, davacılar murisine düşen genel gider payı belirlenip murisin ödemeler taplamından indirilerek geriye kalanın hüküm altına alınması gerekirken, 2007 yılı bilançosundaki kooperatif dönem net kârının, genel gider zararından fazla olduğu ve bu zararın dönem net kârı ile karşılandığı, kooperatifin zararı bulunmadığı ve genel gider payının düşülmesi gerekmediği görüşünü belirten bilirkişi raporu esas alınarak, murisin ödediği tüm aidatların iadesine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.