Esas No: 2021/975
Karar No: 2022/2959
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/975 Esas 2022/2959 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/975 E. , 2022/2959 K.Özet:
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada davacı, kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını ancak takibe konu bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek, borçlu bulunmadığının tespitini talep etmiştir. Ancak mahkeme, alınan bilirkişi raporlarının tamamında kesin kanaat belirtilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Bunun üzerine davalı vekili temyiz talebinde bulunmuş ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi de alınan raporların birbirini doğrulaması sebebiyle senet üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olduğunu belirterek kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri: Kambiyo Senetleri Kanunu (6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 735-831. maddeleri)
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08.10.2020 tarih ve 2018/902 E. - 2020/636 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, ancak takibe konu bonodaki imzanın davacıya ait olmadığını ileri sürerek, davacının borçlu bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiş olup, yargılama sırasında davacı tarafından icra korkusu altında bedelin ödendiği belirtilerek, ödenen bedelin istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının davacıya hayvan sattığını, buna istinaden dava konusu senedin davacı tarafından imzalanarak davalıya verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak, alınan bilirkişi raporlarının tamamında kesin kanaat bildirilmediği, imzanın kuvvetle muhtemel davacının eli ürünü olduğunun belirtildiği, kesin kanaat bildirmeyen raporların imzanın davacıya ait olduğunu ispata elverişli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 43.000,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kambiyo senedine özgü takibin dayanağı olan bonoda kendisine atfen atılan imzaların eli ürünü olmadığı iddiasına dayalı, borçlu tarafından açılmış menfi tespit ve istirdat davasıdır.
Mahkemece bozma ilamına uyularak, davacı asilin, duruşmada, dava konusu bonodaki kendisine atfen atılan imzaların eli ürünü olmadığını beyan etmesinin üzerine, imza örnekleri alınmış ve diğer belge asıllarındaki imza örnekleri ile karşılaştırma yapılarak, 17.07.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu, 21.11.2019 tarihli Jandarma uzmanlık raporu, 13.07.2020 tarihli 3 kişilik bilirkişi heyeti raporu tanzim edilmiş ve dosyaya sunulmuştur. Bozma ilamından sonra alınan bu üç raporda, dava konusu senet üzerine atılı bulunan imzaların davacının eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu belirtilmiş olup, raporlar birbirini teyit etmiştir. Mahkemece yapılan araştırma sonucunda alınan raporların denetime elverişli olması, birbirini doğrulaması sebebiyle senet üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olduğu anlaşılmasına rağmen davanın reddi gerekirken kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.