Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/64 Esas 2022/16245 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/64
Karar No: 2022/16245
Karar Tarihi: 17.10.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/64 Esas 2022/16245 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2022/64 E.  ,  2022/16245 K.

    "İçtihat Metni"

    KARAR


    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 28.10.2021 tarih ve 2020/14359 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 07.12.2021 tarih ve KYB-2021/133770 sayılı ihbarname ile;
    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan şüpheliler ..., ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Silifke Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/06/2020 tarihli ve 2020/1155 soruşturma, 2020/1602 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Silifke Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/09/2020 tarihli ve 2020/2135 değişik iş sayılı kararının "5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar nazara alındığında,
    Somut olayda, müştekiler şikayet dilekçesinde özetle, Silifke ... Mahellesinde bulunan ... 7 Tatil Sitesi'nde ikamet ettiklerini, sitenin eski yönetiminde bulunan şüpheliler ..., ..., ..., ... ve ...'in kendi yönetimleri zamanında yapmış oldukları usulsüzlükleri bilirkişi raporu ile tespit ettiklerini, site elektrik incelemelerinde 3.450,00 Türk lirası tutarındaki 1 adet iade faturasına site kayıtlarının muhasebeleştirilmesinde rastlanmadığını, site elektrik satış işlemlerinde çıkan 2.157,00 Türk lirası tutarındaki kasa fazlasının ne olduğuna ilişkin bilgi ve belge bulunmadığını, banka hesap dökümlerinin doğru tutulmadığını, 7.420,00 Türk lirası tutarın mükerrer gösterildiği, çim traktör bedeli olarak 16.750,00 Türk lirasının havale yapıldığına dair kayıt olmasına rağmen böyle bir havalenin bulunmadığı, 13.621,33 Türk lirası banka hesabında olduğu gösterilmesine rağmen banka bakiyesinde bu rakamın bulunmadığı, kiracıların sosyal tesis kullanımı bedelleri üzerinden siteye gelir olarak kaydedilmeyen 64.470,00 Türk lirası tutarın olduğu ancak bilançolarda gösterilmediği, şüphelilerin uhdesinde olduğunun belirtildiği, ikram ve hediye giderleri olarak 1.597,00 Türk tutarındaki harcamanın genel kurul kararı alınmaksızın yapılamayacağını, SGK ödemelerinin gecikme zammı ve tecil faizi ile birlikte 52.747,64 Türk lirasına ulaştığı, gerçek dışı olarak 700,00 Türk lirası tutarında gübre geliri bulunduğu, MESKİ cezaları ve kaçak atık su bedelinin 137.892,00 Türk lirası tutarında olduğu, erken pos kullanımı nedeniyle 01/01/2017-30/09/2019 tarihleri arasında 322.220,65 Türk lirası zararın bulunduğunu belirterek şüphelilerin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığının 17/06/2020 tarihli kararı ile suç duyurusuna konu olaya ilişkin olarak aynı olay kapsamında şüpheliler hakkında 20/02/2019 tarihinde görevi kötüye kullanma suçundan iddianame tanzim edildiği, Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/223 esas sayılı dosyası üzerinde kovuşturmaya devam olunduğu, şüpheliler ... ve ... hakkında aynı olay kapsamında Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yürütüldüğü, yürütülen soruşturma neticesinde 18/07/2019 tarihinde şüpheliler hakkında görevi kötüye kullanma suçundan suç unsuru oluşturabilecek herhangi bir delil veya emareye rastlanılmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, yine şüpheliler ... ve ... hakkında suç duyurusuna konu olay kapsamında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma yürütüldüğü, yürütülen soruşturma neticesinde 12/02/2020 tarihinde şüpheliler hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan suç duyurusuna konu olayın hukuk mahkemelerinde öne sürülmesi gereken hukuki ihtilaflardan olması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, dolayısıyla tüm dosya kapsamından şüphelilerin üzerlerine atılı suç ile ilgili olarak daha önce açılmış olan bir davanın ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın bulunduğu, işbu dosyanın mükerrer kaydedildiğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
    Mükerrer soruşturmaya esas kabul edilen dosyalardan, Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/223 esas sayılı dosyası incelendiğinde; görevi kötüye kullanma suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında düzenlenen Silifke Cumhuriyet Başsavcılığının 20/02/2019 tarihli 2019/517 esas sayılı iddianamesinde, suç tarihinin 2016-2017 yılları olduğu, şikayete konu olayın ise, müşteki ...'ın dilekçesinde ve ifadesinde, 2016 yılı Eylül ayından itibaren ... 7 Tatil Sitesinin üç yöneticisinden biri olduğu, diğer yöneticilerin sanık ... ve ...olduğu, 26/07/2016 tarihinde TMMOB asansör kontrollerini yapıp kendisine eksik rapor verdiğini, yönetim olarak eksikliği gidermek için şirketlere ihale açtıklarını, ancak kendisinin Eylül 2016'da Adana'ya gittiğini, yokluğunda sanıklar ...,...'ün 2016'da şirketlerden asansör yapımı için teklif aldıklarını, ... isimli firmaya 15/10/2016 tarihli sözleşme ile 300.000,00 Türk lirasına verdiklerini siteye geldikten sonra öğrendiğini, fiyatın çok fazla olduğunu düşünerek araştırma yaptığında, Adana'da MEC isimli firmadan 56.720,00 Türk lirası, Mersin'de Marmara Asansör'den 92.000,00 Türk lirası ve Silifke'de ... Asansör'den 142.000,00 Türk lirası teklif aldığını, sanıklara masraf ve giderlerin kendisine bildirilmesi içn ihtar çekmesine rağmen bilgi verilmediğini, yapılan işe göre fiyatın çok fazla olduğunu belirterek ve 16/03/2017 tarihinde bir adet çim traktörü alındığını, 18.750,00 Türk lirası gider olarak işlendiğini, bu döneme ait hesaplar 25/07/2017 tarihinde ibra edilmiş ise de, 25/07/2017-31/12/2017 tarihleri arasındaki döneme ait gelir gider çizelgesinde aynı çim biçme traktörünün bedeli olarak 18.750,00 Türk lirasının yeniden gider olarak işlendiğini, yönetimden defalarca fatura ve makbuz istemiş ise de, kat maliklerine bilgi verilmediğini, bu dönemde sanıklar ...,...,...,... 'in denetçi olduklarını belirterek sanıklardan şikayetçi olduğu, Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/223 esas sayılı dosyasına konu şikayet ile inceleme konusu kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara konu şikayetin çim biçme traktörüne ilişkin eylem dışında birbirinden tamamen farklı olaylara ilişkin oldukları,
    Mükerrer soruşturmaya esas kabul edilen dosyalardan, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığın18/07/2019 tarihli ve 2019/4192 soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kapsayan soruşturma dosyası incelendiğinde; şüphelilerin ... ve ... olduğu, suç tarihinin 01/10/2018 olduğu, müşteki ... tarafından yapılan şikayetin ise, çim biçme traktörünün alımına ilişkin usulsüzlükler olması üzerine, özel bilirkişiden rapor aldırdığını, rapor uyarınca da yönetim kurulu üyelerine müracaatta bulunarak bilgi ve belge talep ettiğini, şüphelilerin avukatları aracılığıyla sitenin kapısına astıkları yazı ile cevap verdiklerini, ilgili yazıda kişilik haklarına zarar verici ifadeler bulunması nedeniyle görevi kötüye kullanma ve hakaret suçlarının işlendiğini iddia ederek şikayetçi olduğu, çim biçme traktörünün alımı ile ilgili doğrudan bir usulsüzlük saptanmadığı, sadece yapılan işlemlere ilişkin makbuz ve gider kalemlerinin belgelendirilerek yönetim kurulu mahsup üyesi olan müştekiye sunması gerektiğinin belirtildiği, yine şüphelileri avukatları aracılığıyla vermiş oldukları cevabi yazıda, kişilik haklarına halel getirecek herhangi bir ifadenin yer almadığı, şüpheliler hakkında suç unsuru oluşturabilecek delil ve emareye rastlanılmadığı ve üzerlerine atılı suçların yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığın18/07/2019 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı kapsayan dosyaya konu şikayet ile inceleme konusu kovuşturmaya yer olmadığına dair karara konu şikayetin çim biçme traktörüne ilişkin eylem dışında birbirinden tamamen farklı olaylara ilişkin olduğu,
    Mükerrer soruşturmaya esas kabul edilen bir diğer dosya olan, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/480 esas sayılı soruşturma dosyası incelendiğinde; şüphelilerin ..., ..., ... ve ..., suç tarihinin ise 01/06/2019 olduğu, müştekilerin şikayet dilekçelerinde ve ifadelerinde, personelin kat maliklerinin özel işlerini yapması yasaklanmasına karşın, şüpheli ... ile şüpheli ...'ın bazı kat maliklerinin özel işlerini takip ettiği, şüpheli ...'nin kat maliklerine baskı yaparak ... hakkında şikayetçi olmalarını sağladığı, kat maliklerini vekaletname vermemeleri halinde başlarının belaya gireceğini söyleyerek tehdit ettiği, site güvenlikçisi ...'e "salak, manyak, gerizekalı" diyerek hakaret ettiği iddiası ile ilgili olarak şikayet hakkını tehdit ve hakarete maruz kaldığı iddia olunan şahıs/şahısların haiz olduğu, işbu soruşturma kapsamında bahse konu kat malikleri tarafından iddia olunan herhangi bir hususun bulunmadığı, site müdürü olan şüpheli ... ile site sucusu ...'ın iş akdinin tazminatsız şekilde feshi gerekmesine karşın ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı şekilde tazminat ödenmek suretiyle feshedilmesine ilişkin yönetim kurulu kararının şüpheliler ...,... tarafından imzalanması hususunun hukuk mahkemelerinde öne sürülmesi gereken hukuki ihtilaflardan olduğu, müştekilerin de şikayet dilekçelerinde açıkça bahse konu anlaşmazlığın Silifke 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/25 esas sayılı dosyası nezdinde görülmekte olan davanın konusunu oluşturduğu hususuna yer verdikleri belirtilerek şüphelilerin üzerlerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için şüphelilerin, hizmet ilişkisinin ya da başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak kendilerine tevdi ve teslim edilen malvarlığı değeri üzerinde kendileri veya başkalarının yararına olacak şekilde tasarruf etmeleri gerektiği, müştekiler tarafından ibraz olunan şikayet dilekçesi ile müşteki ifadeleri incelendiğinde şüphelilere isnat olunan eylemlerin üzerlerine atılı suça vücut verir eylem içermediğinden bahisle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığın 2020/480 esas sayılı kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı kapsayan dosyaya konu şikayet ile inceleme konusu kovuşturmaya yer olmadığına dair karara konu şikayetin birbirinden tamamen farklı olaylara ilişkin olduğu,
    Yukarıda ayrıntılarıyla açıklandığı üzere inceleme konusu Silifke Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/06/2020 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karara ilişkin şikayetin ve olayların çim biçme traktörüne ilişkin usulsüzlük dışında farklı mahiyette olduğu anlaşılmakla, eksik soruşturmaya ve değerlendirmeye dayalı olarak mükerrer olduğu gerekçesiyle verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
    Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    İncelenen dosya içeriğine göre; soruşturma dosyasının mükerrer olmadığı gözetilerek, şüpheli ve tanık ifadelerinin alınması, siteye ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görüldüğünden, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığının 17.06.2020 tarihli, 2020/1155 Soruşturma ve 2020/1602 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Silifke Sulh Ceza Hakimliğinin 03.09.2020 tarih ve 2020/2135 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara