Esas No: 2021/8178
Karar No: 2022/2936
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/8178 Esas 2022/2936 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/8178 E. , 2022/2936 K.Özet:
Davacılar, davalının müvekkili aleyhine başlattığı kambiyo senedine dayalı takibe itiraz ederek, takip konusu borcun tamamının ödendiğini ve kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalı ise ödemelerin hangi senede ilişkin olduğunun belirtilmediğini, takibe konu senetlerin ödenmediğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkeme davacıların davalıya toplamda ödeme yaptığını ancak bu ödemelerin takip konusu senede ilişkin olup olmadığının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine ve inkar tazminatının tahsiline karar vermiştir. Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun kararıyla kararın yanlış olduğu belirtilerek bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri açıklanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21.04.2016 tarih ve 2016/241 E. - 2016/405 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davalının müvekilleri aleyhine başlattığı kambiyo senedine dayalı takipte takip konusu borcun 27.900-TL'sinin davacı ... tarafından davalı alacaklının Akbank hesabına bankamatikten yatırıldığını belirterek, davalıya 28.900.-TL borçlu olunmadığının tespitine, kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafça sunulan ödeme dekontlarının hangi senede ilişkin olduğunun belirtilmediğini, takibe konu senetlerin dördüncü sıradan başladığını, senetlerin ödenmediğini, beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davacıların davalıya toplamda 28.900.-TL ödeme yaptıkları ancak bu ödemelerin takip konusu senede ilişkin olup olmadığının ispat edilemediği, davalının alacağına ilişkin yemin ettiği gerekçesiyle davanın reddine ve %20 inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş, kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19.Hukuk Dairesi’nin 22.10.2015 tarih 2015/1733 -2015/13470 sayılı kararıyla kararın bozulmasına karar verilmesi sonrasında mahkemece 21.04.2016 tarih 2016/241 E. 2016/405 K. sayılı kararı ile önceki kararda direnilmesine davanın reddine karar verilmiştir.
Direnme kararının, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 14/12/2016 tarih 2016/11568-2016/15776 sayılı kararı ile bozma kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.03.2021 tarih 2017/(19)11-393 E. 2021/376 K. sayılı kararıyla, mahkemece verilen karar usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmayıp, Özel Dairenin bozma kararından sonra davalı vekili tarafından sunulan senet örnekleri de değerlendirilerek; diğer bir ifade ile yeni delile dayalı yeni hüküm niteliğinde olduğu, kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye ait olduğu, davacılar vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 11. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Dava, takip dayanağı bonolar nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Takip konusu senetlerin vadesinden sonra yapılan ödemelerin borca mahsuben yapıldığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasından sonra davalı tarafından ibraz edilen bono fotokopilerine karşı davacının diyecekleri sorularak, takip dayanağı senetlerin vadesinden sonra yapılan ödemelerin yukarıda belirtildiği gibi takip dayanağı bonolara mahsuben yapıldığı göz önüne alınarak ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yerinde olmayan gerekçe ile karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacılara iadesine, 07/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.