Esas No: 2022/7321
Karar No: 2022/6576
Karar Tarihi: 07.09.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/7321 Esas 2022/6576 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/7321 E. , 2022/6576 K.Özet:
Mahkeme, sanığın kasten nitelikli yaralama suçundan 6 yıl 18 ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti. Ancak yapılan temyiz sonrasında, cezanın yanlış hesaplandığı ve sanığın kazanılmış hakkının ihlal edildiği tespit edildi. Bu nedenle hüküm bozuldu ve sanığın cezasının 4 yıl 2 ay olarak infaz edilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nin 86/1, 86/3-b-d, 87/1-d, 62, 53. maddeleri; 1412 sayılı CMUK'un 321, 322, 326/son maddeleri; 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi; 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten nitelikli yaralama
HÜKÜM : Sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten nitelikli yaralama suçundan; TCK'nin 86/1, 86/3-b-d, 87/1-d, 62, 53. maddeleri uyarınca 6 yıl 18 ay hapis cezasına mahkumiyet
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık hakkında hüküm kurulurken, 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 86/3-b-d, 87/1-d maddeleri uyarınca belirlenen "8 yıl 12 ay" hapis cezası üzerinden, TCK'nin 62. maddesi uyarınca (1/6) oranında indirim yapıldığında, sonuç cezanın "7 yıl 6 ay" yerine "6 yıl 18 ay" olarak hatalı hesaplanması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın üzerine atılı suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanığın savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine kurulan hükümde eleştirilen ve düzeltilen hususlar dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin; son sözün sorulmadığına, eksik incelemeye, raporun yetersiz olduğuna, mahkumiyete yeter delil bulunmadığından sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
Dairemizin 07.07.2015 tarih ve 2015/5772 Esas - 2015/23855 Karar sayılı bozma ilamından önce, mahkemenin 30.11.2012 tarih ve 2011/13 Esas - 2012/464 Karar sayılı ilk kararında sanığın neticeten "4 yıl 2 ay" hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği; söz konusu hükmün sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi ve aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınması gerektiği gözetilmeden; bozma ilamından sonra kurulan hükümde, neticeten "6 yıl 18 ay" hapis cezasına hükmolunması suretiyle sanığın kazanılmış hakkının ihlal edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi gereğince, hükmün TCK'nin 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkrasından sonra gelmek üzere "Ancak ilk hüküm sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum ceza miktarı açısından CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğundan, sanığın cezasının "4 yıl 2 ay" hapis cezası olarak infaz edilmesine," şeklinde fıkranın eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.09.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.