Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/15 Esas 2022/16586 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/15
Karar No: 2022/16586
Karar Tarihi: 19.10.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/15 Esas 2022/16586 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, 2010-2013 yılları arasında sahte fatura kullanmak suçundan yargılanmıştır. Sanık, akaryakıt aldığı petrol istasyonlarının faturalarının sahte olduğunu bilmediğini iddia etmiş ancak vergi inceleme raporları, faturaların sahte belge düzenlemek amacıyla kurulmuş olan mükelleflerden temin edildiği sonucuna varmıştır. Mahkeme, faturaları düzenleyen mükellefler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirtilmesini, sahte fatura düzenleme suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılmasını, gerektiğinde mal ve para akışını gösteren belgelerin incelenmesini ve faturaları düzenleyen mükellef ile kullanan mükellefin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılmasını gerektirdiğini belirterek kararı bozmuştur. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi gözetilerek lehe olan kanunun tespit edilip uygulanması ve her iki kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde kararda gösterilmesi istenmiştir. Karar, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca değerlendirilmesi gerektiği vurgulanarak sonuçlandırılmıştır.
11. Ceza Dairesi         2021/15 E.  ,  2022/16586 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura kullanma
    HÜKÜMLER : ...
    ...
    ...
    ...

    1) 2010, 2011, 2012, ve 2013 yıllarında sahte fatura kullanma suçundan açılan kamu davasında; sanığın iki tane şehirler arası otobüsünün olduğunu yol boyu uğradığı petrol istasyonlarından akaryakıt aldığını, aldığı faturaların sahte olduğunu bilmediğini savunduğu, vergi inceleme raporlarında faturaların, sahte belge düzenlemek amacıyla kurulmuş olan mükelleflerden temin edildiği belirtilmesine rağmen şirketin faturalarını kullandığı şirketler hakkında karşıt inceleme raporları getirilmeden ve araştırma yapılmadan hükümler kurulduğunun anlaşılması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
    a) Faturaları düzenleyen mükellef/mükellefler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirtilmesi,
    b) Aynı mükellefler hakkında ilgili takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise dosyaların getirtilerek incelenmesi ve ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
    c) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; faturaları düzenleyen mükellefe ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ile faturaları düzenleyen mükellefin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, faturaları düzenleyen mükellef ile kullanan mükellefin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma neticesinde hükümler kurulması yasaya aykırı,
    2) Sanık hakkında 2013 yılında sahte fatura düzenleme suçunun sübutu halinde ve 2010, 2011 ve 2012 yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden; hükümlerden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara