Esas No: 2022/2438
Karar No: 2022/16591
Karar Tarihi: 19.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/2438 Esas 2022/16591 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2022/2438 E. , 2022/16591 K.Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığa yüklenen özel belgede sahtecilik suçunun zamanaşımı nedeniyle düştüğü belirtilmiştir. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin olarak, uzlaştırma işlemleri sonrası sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu vurgulanmıştır. Nitelikli dolandırıcılık suçuna yönelik ise, sanığın diğer bir dava nedeniyle görevsizlik kararı verildiği ancak bu durumun dikkate alınmayarak hüküm kurulması yasa dışı bulunmuştur.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımı, özel belgede sahtecilik suçundan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği vurgulanmıştır. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin olarak, kararda 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddelerine atıfta bulunulmuştur. Nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin olarak ise, Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına atıfta bulunulmuştur ve suçun özellikleri de belirtilmiştir: bir olayın açıklanması sırasında başka bir olaydan söz edilmesinin, o olay hakkında da dava açıldığını göstermeyeceği.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Özel belgede sahtecilik, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, nitelikli dolandırıcılık
...
...
1)Özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Suça konu senetlerin en son 27.08.2010 tarihinde düzenlenmiş olduğu ve sanık tarafından müşteki kuruma daha sonraki tarihlerde verildiği yönünde de dosya kapsamında bir iddia bulunmadığı tespit edilerek yapılan incelemede:
Sanığa yüklenen “özel belgede sahtecilik” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 27.08.2010 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2)Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nin 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiş,
3)Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Hükmün konusu, iddianamede gösterilen eylemden ibaret olup, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun ve Dairemizin yerleşik içtihatlarında açıklandığı üzere; “bir olayın açıklanması sırasında başka bir olaydan söz edilmesinin, o olay hakkında da dava açıldığını göstermeyeceği" gözetilerek Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/12078 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında, çalışmış olduğu kuruma yönelik hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve müşteriler adına sahte senetler düzenleyip müşteki kuruma vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçundan dava açıldığı, sanığın müşterisi olan mağdurlara karşı dolandırıcılık suçunu işlediği yönünde dava ve anlatım bulunmadığı, Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/405 Esas ve 2011/322 Karar sayılı ilamı ile sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nin 158/1-h maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunu da oluşturduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verildiği ancak dava açılmayan fiile istinaden verilen görevsizlik kararının iddianame yerine geçmeyeceği de nazara alınmadan sanık hakkında ayrıca nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 19.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.