Esas No: 2022/31
Karar No: 2022/10548
Karar Tarihi: 20.10.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/31 Esas 2022/10548 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2022/31 E. , 2022/10548 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 24/12/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık ... hakkında, 15/12/2017 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 14/03/2018 tarihli ve 2018/32490 soruşturma, 2018/12215 esas, 2018/9544 sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/6. maddesi delaletiyle 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle İzmir 9.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
2- İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararı ile; sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 51. maddesi gereğince cezanın ertelenmesine, 1 yıl 8 ay denetim süresi belirlenmesine karar verildiği, kararın 04/12/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
3- Sanığın denetim süresi içerisinde 07/07/2019 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bor 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2020 tarihli ve 2019/661 esas, 2020/40 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ve kararın 20/02/2020 tarihinde kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine;
İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/02/2020 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı ek kararı ile; erteli 1 yıl 8 ay hapis cezasının aynen infazına karar verildiği, sanığın ek karara itiraz etmesi üzerine mercii İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/03/2020 tarihli ve 2020/336 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği,
4- Dosya arasında bulunan Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/159 esas, 2021/187 karar sayılı dosyasının incelenmesinde;
a-) Sanığın 30/06/2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bor Cumhuriyet Başsavcılığının 03/08/2016 tarihli ve 2016/15950 soruşturma, 2016/21 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanunun 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süredi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkınında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararda itiraz süresinin 7 gün olarak belirtildiği,
b-) Sanığın 21/08/2016 tarihinde yeniden uyuşturucu madde kullanması üzerine erteleme kararının kaldırılarak Bor Cumhuriyet Başsavcılığının 16/01/2017 tarihli ve 2016/1595 soruşturma, 2017/50 esas, 2017/48 sayılı iddianamesi ile Bor Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
c-) Bor Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2018 tarihli ve 2017/85 esas, 2018/134 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 28/03/2018 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
d-) Sanığın denetim süresi içerisinde 07/07/2019 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bor 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2020 tarihli ve 2019/661 esas, 2020/40 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ve kararın 20/02/2020 tarihinde kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine;
Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/03/2020 tarihli ve 2020/146 esas,2020/289 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına karar verildiği, sanığın kararı istinaf ettiği,
e-) Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 14/01/2021 tarih, 2020/1420 esas ve 2021/10 karar sayılı kararı ile, itiraz süresinin 7 gün olarak gösterilmesi nedeniyle durma kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği,
f-) Bozmadan sonra, Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/02/2021 tarihli ve 2021/159 esas, 2021/187 sayılı kararı ile, kamu davasının durmasına karar verildiği, durma kararının 17/03/2021 tarihinde kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ...'un 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanunun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Anılan kararın 04/12/2018 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde 07/07/2019 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hapis cezasının aynen infazına ilişkin İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/02/2020 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan itirazın reddine dair merci İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/03/2020 tarihli ve 2020/336 değişik iş sayılı kararının, asıl kararın kanun yararına bozulması halinde yok hükmünde olacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında önceden işlemiş olduğu aynı nev'iden suç sebebiyle açılmış bir kamu davası olduğundan, bu seferki yargılama konusu suçtan ötürü 5237 sayılı Kanun'un 191/6. maddesi gereğince kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmeden doğrudan dava açılması üzerine, İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ise de,
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında ilk kez 30/06/2016 tarihinde işlediği iddia olunan uyuşturucu madde kullanma suçundan dolayı Bor Cumhuriyet Başsavcılığınca 03/08/2016 tarihli ve 2016/1595 soruşturma, 2016/21 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karar verilmesi sonrasında, sanığın denetim süresi içerisinde yeniden atılı suçu işlemesi nedeniyle hakkında kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonunda, Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/03/2020 tarihli ve 2020/146 esas, 220/289 sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verildiği, anılan bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine de Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/1420 esas, 2021/10 sayılı kararı ile sanık hakkında verilen erteleme kararında itiraz süresinin 15 gün yerine 7 gün olarak verilmesi nedeniyle
ortada usulüne uygun olarak kesinleşmiş bir erteleme kararından söz edilemeyeceğinden bahisle kararın bozulduğu nazara alındığında, bu durumda artık sanık hakkında önceki suçu nedeniyle verilmiş olan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının usulü ile kesinleşmesinden söz edilemeyeceği ve bu sebeple usulü ile açılmış bir kamu davasının bulunmadığı anılan bozma ilamından anlaşılmakla; öncelikle kamu davasının usulü ile kesinleştirilmesi ile oluşacak yeni duruma göre değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle durma kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık ... hakkında, 15/12/2017 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 14/03/2018 tarihli ve 2018/32490 soruşturma, 2018/12215 esas, 2018/9544 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda, İzmir 9.Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararı ile; sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 51. maddesi gereğince cezanın ertelenmesine, 1 yıl 8 ay denetim süresi belirlenmesine, karar verilmiştir.
İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararının 04/12/2018 tarihinde kesinleşmesini takiben, sanığın denetim süresi içerisinde 07/07/2019 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hapis cezasının aynen infazına ilişkin İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/02/2020 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan itirazın reddine dair merci İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/03/2020 tarihli ve 2020/336 değişik iş sayılı kararının, asıl kararın kanun yararına bozulması halinde hukuki değerden yoksun olacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında önceden işlemiş olduğu aynı nev'iden suç nedeniyle açılmış bir kamu davası olduğundan, yargılama konusu suç nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/6. maddesi gereğince kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmeden doğrudan dava açılması üzerine, İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ise de;
Dosya arasında bulunan Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/159 esas, 2021/187 karar sayılı dosyasının incelenmesinde;
Sanığın 30/06/2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bor Cumhuriyet Başsavcılığının 03/08/2016 tarihli ve 2016/15950 soruşturma, 2016/21 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanunun 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süredi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, kararda itiraz süresinin 7 gün olarak belirtildiği, sanığın 21/08/2016 tarihinde yeniden uyuşturucu madde kullanması üzerine erteleme kararının kaldırılarak Bor Cumhuriyet Başsavcılığının 16/01/2017 tarihli ve 2016/1595 soruşturma, 2017/50 esas, 2017/48 sayılı iddianamesi ile Bor Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, Bor Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2018 tarihli ve 2017/85 esas, 2018/134 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 28/03/2018 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 07/07/2019 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bor 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2020 tarihli ve 2019/661 esas, 2020/40 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ihbar
edilmesi üzerine; Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/03/2020 tarihli ve 2020/146 esas, 2020/289 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına karar verildiği, sanığın kararı istinaf ettiği, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'nin 14/01/2021 tarih, 2020/1420 esas ve 2021/10 karar sayılı kararı ile, itiraz süresinin 7 gün olarak gösterilmesi nedeniyle durma kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği, bozmadan sonra, Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/02/2021 tarihli ve 2021/159 esas, 2021/187 sayılı kararı ile, kamu davasının durmasına karar verildiği, durma kararının 17/03/2021 tarihinde kesinleştiği, dikkate alındığında, usulüne uygun verilmiş ve kesinleşmiş bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı bulunmadığından inceleme konusu dosyada TCK’nın 191/6. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmediği, Bor 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/02/2021 tarihli ve 2021/159 esas, 2021/187 sayılı durma kararından sonra, dava açılmasının ertelenmesi kararının karara karşı 15 gün içinde itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden sanığa tebliği gerektiği, 5 yıllık erteleme süresinin de tebliğ edilip kararın kesinleşmesinden itibaren başlayacağı, bu durumda inceleme konusu 15/12/2017 tarihli suçun erteleme kararının kesinleşmesinden önce işlendiğinin kabulü gerekeceği anlaşıldığından; mahkemece kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere kamu davasının durmasına karar verilmesi ve kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesi ile oluşacak yeni duruma göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlerle, mahkemece kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi gereğince kamu davasının durmasına karar verilmesi ve kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesi ile oluşacak yeni duruma göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2018 tarihli ve 2018/379 esas, 2018/1201 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
20/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.