Esas No: 2021/5928
Karar No: 2022/16642
Karar Tarihi: 20.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/5928 Esas 2022/16642 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/5928 E. , 2022/16642 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
...
...
I) Sanık ... hakkında "2011 takvim yılında sahte fatura düzenleme", sanık ... hakkında "2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme" suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Mükellef şirketin 2011 yılında yetkilisi olan sanık ...'ın, 2010 ve 2011 yıllarında şirketin ortağı olan sanık ...'nin sahte fatura düzenledikleri iddiasıyla açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, mahkemece her ne kadar sanıkların hissedar ve kayıtlar üzerinde şirket müdürü olarak gözükmelerine rağmen şirket işleriyle fiilen ilgilendikleri ve söz konusu belgelerin düzenlenmesine iştirak ettikleri hususunun sabit olmadığı gerekçesi ile beraat kararı verilmiş ise de, hakkında mahkumiyet kararı verilen sanık ...'ın savunmasında, sanık ...'i tanıdığını, iş başvurusunda bulunduğunu, ...'in bir takım sıkıntıları olduğunu ve yeni şirket kurmak istediğini söylediğini, şirketin % 95 hissedarı olduğunu, ancak şirketin tüm işleri ile ...'in ilgilendiğini, sadece şirket yetkilisi olması sebebiyle bankalardan para çektiğini ve ...'e teslim ettiğini, esas işi takip edenin ... olduğunu ifade etmesi, sanık ...'in ise savunmasında, suçlamayı kabul etmediğini, sanık ...'ı tanıdığını, ...'ın elektrik malzemeleri alım satım işi ile uğraştığını, ...'ın şirket kuracağını ve kendisine küçük bir hisse vereceğini söylediğini, sigortalı bir işinin olacağını, ailesine bakacağını düşünerek kabul ettiğini, şirkette hiçbir işlem yapmadığını, tüm işlerle ...'ın ilgilendiğini, sanık ...'ı tanımadığını beyan etmesi, sanık ...'ın ise, şirketi ...'ın borcu olduğu için altı aylığına kendisine devrettiğini, ancak şirket işleri ile kendisinin ilgileneceğini söylediğini, ancak devirden sonra ...'ın yüksek tutarlarda fatura keserek ortadan kaybolduğunu, faturalarda imzasının bulunmadığını savunması, yapılan incelemede sanık ...'ın 23 şirkette, sanık ...'in ise 3 ayrı şirkette daha ortaklık ve yöneticilik vasfının bulunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1) Sahte olduğu iddia olunan faturaların asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükelleflerin ve sanıkların bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Başkanlıklarından sorulmak suretiyle getirtilip, yine şirketin kuruluş işlemleri sırasında imzalanan belgeler ile yoklama fişi, matbaa basım formu vb. evrakların temin edilip sanıklar ... ve ...'ye gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; faturalarda ve diğer belgelerde yer alan yazı ve imzaların sanıklara aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
2) Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
c) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanıkları tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanıkların bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
3-Şirket adına KDV beyannamelerinin kimin tarafından verildiğinin araştırılması, muhasebeci tarafından verildiğinin anlaşılması halinde açık kimlik ve adres bilgileri tespit edilip duruşmaya çağrılarak CMK’nin 46 ve 48. maddeleri gereğince çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra sanıkları tanıyıp tanımadığı, suça konu faturaların kim tarafından getirildiğinin sorulması,
4) Sanıkların ortağı ve yetkilisi olduğu diğer şirketlerin de kuruluş yapısı, ortaklık durumu, faaliyette olup olmadıkları, olumsuz rapor veya tespitlerin bulunup bulunmadığının ilgili vergi dairelerinden sorulması, özellikle suç işlemek, diğer bir deyişle sahte fatura ticareti yapmak amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği tespit edilen şirketlerin ortak ve yönetici pozisyonunda bulunan kişilerin cezai sorumluluğu belirlenirken de, tüzel kişilerde sorumluluğun kanuni temsilciye ait olduğu kuralından hareketle suçun şekil sorumlusunun değil, etkin soruşturma ve kovuşturma sonucu ortak/yönetici sıfatlarına bakılmaksızın bu kişilerin suçun oluşmasında rolü olup olmadığına göre belirlenmesi gerektiği hususu da dikkate alınarak, toplanan tüm deliller değerlendirilip, suçun sübutu halinde; 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359 maddesinin 3,4,5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
II) Sanık ... hakkında “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanığın temyizinin incelenmesine gelince;
Hükümlerden sonra, 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359 maddesinin 3,4,5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, belirtilen sebeplerle beraat hükümleri ile diğer yönleri incelenmeyen mahkumiyet hükümlerinin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 20.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...