Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/4211 Esas 2022/10610 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/4211
Karar No: 2022/10610
Karar Tarihi: 24.10.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/4211 Esas 2022/10610 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2022/4211 E.  ,  2022/10610 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : 1- Mahkûmiyet; Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi
    02.11.2018 tarihli 2018/123 esas ve 2018/483 karar
    2- Esastan Red; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza
    Dairesinin 15.11.2019 tarih, 2019/426 esas ve 2019/1836
    sayılı kararı

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    1- Sanıklar ... ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde:
    5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınıp, sanıklar müdafilerinin dilekçelerinde belirttikleri temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
    Sanık ...’ün adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan hükümlülüğünün “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanun'la getirilen TCK'nın 191. maddesindeki değişiklikler ile koşullarının oluşması durumunda, "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" ve “davanın düşmesi” seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak yasal değişiklik sonrası bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması ve sonucuna göre
    tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazların reddine, ancak;
    1-) Sanıklara verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi gereğince taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda "ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği" belirtilmeyerek TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    2) Hükümden sonra TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz istekleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMK'nın 302. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu durumların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 303. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan ilk derece mahkemesi hükmünün;
    1-) Hüküm fıkrasında, sanıklara verilen adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin paragrafına "...tamamının defaten tahsiline" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" ibaresinin eklenmesi
    2-) TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanıklar hakkında 7242 sayılı Kanun’la değişik TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
    Suretiyle, hukuka aykırılığın DÜZELTİLEREK diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi hükmüne yönelik TEMYİZ İSTEKLERİNİN ESASTAN REDDİNE,
    2- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde:
    CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık müdafiinin dilekçesinde belirttiği delillerin mahkûmiyet için yeterli olmadığına dair temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
    Olay tutanağı içeriğine, sanığın ve diğer sanık ...’ın yakalanma biçimine ve sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerin niteliği, paket sayısı ve miktarına göre; Mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükme ilişkin yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz isteminin CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
    3- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde:
    CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınıp, sanık müdafiinin dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenlerin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazların reddine, ancak;
    1-) Olay tutanağı içeriği, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre; 07.12.2017 tarihli eylemde suça konu uyuşturucu maddeyi gözaltında bulunan sanık ...’a vermek için ...’ın ağabeyi olan sanık ...’den aldığını söyleyerek ... ...’in suçunun ortaya çıkmasına yardım ve hizmet ettiği anlaşılan sanık hakkında TCK'nın 192/3. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-) Sanığa verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi gereğince taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda "ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği" belirtilmeyerek TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    3-) Hükümden sonra TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmesine,
    24/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara