Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4168 Esas 2012/6499 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4168
Karar No: 2012/6499
Karar Tarihi: 07.11.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4168 Esas 2012/6499 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/4168 E.  ,  2012/6499 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre, teslim süresi geçmesine rağmen 5 ve 6 no"lu bağımsız bölümlerin halen teslim edilmediğini, dairelerin sözleşmede belirlenen m²"den daha küçük yapıldıklarını, ayrıca dairelerde eksik imalatların bulunduğunu ileri sürerek, eksik iş bedeli olarak 1.555,00 TL, m² eksikliğinden dolayı 2.000,00 TL ve gecikme tazminatı olarak 10.000,00 TL olmak üzere toplam 13.555,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş; 01.03.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile m² eksikliğinden kaynaklanan tazminat talebini 20.000,00 TL"ye arttırarak toplam 31.555,00 TL" nın tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre inşaatın bitirilme tarihinin 03.08.2010 olması gerektiği, ancak inşaatın zamanında bitirilemediği ve 9,5 ay geç teslim edildiği, bölgedeki rayiç kira bedelinin 500,00 TL olduğu, buna göre 9.500,00 TL gecikme tazminatı talep edilebileceği, taşınmazların 150 m² olarak inşa edilmesi gerekirken 140 m² olarak inşa edildiği, davacıların bundan dolayı 20.000,00 TL maddi zararlarının bulunduğu, eksik iş ve imalat bedelinin 1.555,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 31.055,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Davacı vekilinin temyiz istemi yönünden,
    5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HMUK"nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun"un 19. maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2012 yılı için 1.690,00 TL"dir.
    HUMK"nın, 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/4. madde hükmüne göre alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, asıl istemin
    kabul edilmeyen bölümü, anılan kesinlik sınırını geçmeyen davacı tarafın, temyiz hakkı bulunmamakta ise de, davalı tarafça, kesinlik sınırı üzerinde kalan miktara yönelik temyiz yoluna başvurulması halinde, davacı tarafın, katılma yolu ile temyiz hakkı saklıdır. Somut olayda,dava dilekçesinde, 31.555,00 TL"nın tahsili istenilmiş olup, mahkemece 31.055,00 TL"sının tahsiline dair verilen karar, reddedilen miktar yönünden davacı vekilince temyiz edilmiştir. İstemin reddedilen kısmı, yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığı gibi, temyiz katılma yolu ile temyiz de olmamasına göre, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin temyiz istemine gelince,
    Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan geç teslimden doğan tazminat ile eksik iş bedelinin tazmini istemidir. Taraflar arasındaki sözleşmede her bir dairenin 150 m² olacağı kararlaştırılmış, bilirkişi tarafından dairelerin yüzölçümünün 140 m² olduğu belirlenmiştir. Davalı tarafça, bu eksikliğin imar mevzuatındaki değişiklikten kaynaklandığı, inşaatın aynı sebepten mühürlendiği savunulmuştur. Mahkemece, dava konusu inşaatın bulunduğu bölgede imar değişikliği olup olmadığı, varsa ilan ve kesinleşme tarihleri, inşaatın ne sebeple mühürlendiği ilgili Belediye Başkanlığından sorulup, binaya ilişkin işlem dosyasının istenmesinden sonra, imar değişikliği olması halinde bunun sözleşme kurulduktan önce mi sonra mı olduğu hususlarına göre, geç teslime ve m² eksikliği şeklinde eksik iş yapımına etkisi, bu bağlamda yüklenicinin kusurunun tartışılması ve bilirkişiden davalı tarafın itirazlarını da karşılar nitelikte ek rapor alınmak suretiyle oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    Öte yandan, dava konusu 7 sayılı parselde bulunan 5 ve 6 nolu bağımsız bölümlerde dava dışı arsa sahipleri... ve...."in de paydaş oldukları hususu gözardı edilerek tazminat bedellerinin tümünün davacılara ödenmesine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara