Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/8118 Esas 2022/6775 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/8118
Karar No: 2022/6775
Karar Tarihi: 12.09.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/8118 Esas 2022/6775 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/8118 E.  ,  2022/6775 K.

    "İçtihat Metni"

    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

    Kasten yaralama suçundan sanıklar ... ve ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-e, 86/3-a, 29 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, cezalarının anılan Kanun’un 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair ... 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.03.2021 tarihli ve 2020/408 Esas, 2021/213 Karar sayılı kararlarına karşı Adalet Bakanlığının 26.06.2022 tarihli ve 2021/17475 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.07.2022 tarihli ve 2022/96068 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    1) 5237 sayılı Kanun'un 86. maddesinin 3. fıkrasında gösterilen kasten yaralama suçunun nitelikleri hâllerinin birden fazla olması durumunda temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesini müteakip, bir kez artırım yapılacağı, her bir nitelikli hâl için ayrı ayrı artırım yapılamayacağı gözetilmeden, sanıkların eşe karşı silahla yaralama eylemi nedeniyle, hükmedilen cezadan iki kez artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesinde,
    2) Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 02.07.2020 tarihli ve 2019/13-123 Esas, 2020/334 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere, sanık ...’nın tekerrüre esas alınan kesin nitelikteki adli para cezasına dair ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.02.2020 tarihli ve 2019/891 Esas, 2020/193 sayılı kararına konu mahkumiyet hükmünün, 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 14.04.2020 tarihli ve 7242 sayılı Kanun'un 17. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 272. maddesinin son fıkrasına eklenen "Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz." şeklindeki ibare gereğince, aynı maddenin üçüncü fıkrasında düzenlenen ve kesin olmaları nedeniyle istinaf yasa yoluna başvurulamayacak hükümlerin tekerrür uygulamasına da esas alınamayacaklarına ilişkin düzenlemeye göre, sanığın adli sicil belgesindeki kesin nitelikteki adli para cezasına dair hükmün tekerrüre esas alınamayacağı ve başkaca da tekerrüre esas ilamın bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararların bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Kasten basit yaralama eylemini silah ile eşe karşı gerçekleştiren sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/2. maddesine göre temel hapis cezasının aynı olayda iki nitelikli halin TCK'nin 86/3-a ve 86/3-e maddelerinin birleşmesi nedeniyle alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerekmektedir. TCK’nin 86/3. maddesindeki kasten yaralama suçunun nitelikleri hallerinin birden fazla olması durumunda bir kez artırım yapılacağı, her bir nitelikli hal için ayrı ayrı artırım yapılamayacağı gözetilmeden TCK’nin 86/2. maddesine göre belirlenen temel cezanın TCK’nin 86/3-e maddesine göre (½) oranında artırılmasının ardından eşe karşı gerçekleştirilmesi nedeniyle TCK’nin 86/3-a maddesine göre tekrar (½) oranında artırılması suretiyle mükerrer artırım yapılmasında isabet görülmemiştir.
    Bununla birlikte, ayrıntıları CGK’nin 02.07.2020 tarih, 2019/13-123 Esas ve 2020/334 Karar sayılı kararında açıklandığı gibi, sanık ...’nın tekerrüre esas alınan kesin nitelikteki adli para cezasına dair ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.02.2020 tarihli ve 2019/891 Esas, 2020/193 Karar sayılı kararına konu mahkumiyet hükmünün, 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 14.04.2020 tarihli ve 7242 sayılı Kanun'un 17. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 272. maddesinin son fıkrasına eklenen "Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz." şeklindeki ibare gereğince aynı maddenin üçüncü fıkrasında düzenlenen ve kesin olmaları nedeniyle istinaf yasa yoluna başvurulamayacak hükümlerin tekerrür uygulamasına da esas alınamayacaklarına ilişkin düzenlemeye göre sanığın adli sicil belgesindeki kesin nitelikteki adli para cezasına dair hükmün tekerrüre esas alınamayacak olması ve başkaca da tekerrüre esas ilamının bulunmaması nedeniyle sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanma koşulu ortadan kalkmıştır.
    Sanık ...’ün adli sicil kaydında tekerrüre esas olabilecek başka bir ilamı da bulunmamaktadır. 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesinde seçimlik ceza olarak adli para ve hapis cezaları öngörüldüğünden Yargıtay Ceza Genel
    Kurulunun 25.09.2018 tarih ve 2015/1066 Esas, 2018/373 Karar sayılı kararı da göz önüne alınarak mahkemece adli para cezası da tercih edilebilir.
    Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; ... 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.03.2021 tarihli ve 2020/408 Esas, 2021/213 Karar sayılı kararlarının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesi gereğince KANUN YARARINA BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.09.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.






















    Hemen Ara