Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1825 Esas 2022/3159 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1825
Karar No: 2022/3159
Karar Tarihi: 19.04.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1825 Esas 2022/3159 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı tarafından beyan edilen sahte çek nedeniyle davacı banka tarafından davalıya yapılan ödemenin iadesi istemiyle açılan davada, mahkeme davanın reddine, asıl alacağın %20'si olan kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, çekte imzası bulunan cirantaların imzalarının sahte olduğunun sabit olduğunu, dolayısıyla davalının yetkili hamil olarak alacak takibinde bulunamayacağı ve davacı tarafından yapılan ödemenin talep edilebileceği sonucuna varmıştır. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 812. maddesi ise sahte veya tahrip edilmiş bir çeki ödemiş olan bankanın zararının muhataba ait olduğunu belirtmektedir.
11. Hukuk Dairesi         2022/1825 E.  ,  2022/3159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki dava sonucu mahkemece verilen 23.02.2016 gün ve 2014/180-2016/86 sayılı hükmün (Kapatılan) Yargıtay 19. Hukuk Dairesince 04.07.2017 gün ve 2016/7906-2017/5556 sayılı ilamla bozulması üzerine yukarıda tarih ve sayısı belirtilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarih ve 6763 sayılı Yasa'nın 43 ve geçici 4/1. maddesi uyarınca dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı tarafından tahsile verilen 30.11.2013 keşide tarihli 16.000,00 TL bedelli Finansbank Beykop Beylikdüzü Şubesi müşterilerinden Kelenak İnş. Tic. Ltd. Şti. keşideli çekin 02.12.2013 tarihinde takas yoluyla tahsil edilerek davacı banka şubesi nezdindeki davalıya ait hesaba alacak kaydedildiğini, ancak ilgili banka şubesi tarafından yapılan incelemede ibraz edilen çekin sahte olduğunun tespit edildiği ve Finansbank A.Ş. tarafından çek bedelinin iadesinin talep edildiği, bunun üzerine takas protokolü gereği çek bedelinin davacı banka tarafından Finansbank A.Ş.’ye ödendiğini, davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu çekin davalıya mal satımı sonrası geçtiğini, davalının çekin sahte olmasından dolayı bir sorumluluğu bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir
    Mahkemece bozma ilamına direnilerek yapılan yargılamaya göre; çekin arka yüzünün alt kısmında ''iş bu çek sahte olduğundan işlem yapılamamıştır." denildiği, Finansbank A.Ş. Beykop Beylik Düzü şubesi adına vekaleten yazılarak Türkiye Halk Bankası A.Ş. Karamanlı şubesi kaşesi basılıp banka tarafından imzalandığı, davacı bankanın muhatap banka adına vekaleten hareket ettiğini kabul ettiği, dolayısıyla davacı bankayı çek kendisine ciro edilen hamil gibi görüp ödediği bedeli davalıdan isteyebileceğinin düşünülemeyeceği, zira 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 812. maddesinde "Sahte veya tahrip edilmiş bir çeki ödemiş olmasından doğan zarar muhataba ait olur meğer ki senette düzenleyen olarak gösterilen kişiye kendisine verilen çek defterini iyi saklamamış olması gibi bir kusurun yüklenmesi mümkün olsun.''denilmekte olduğu gerekçesiyle Yargıtay’ın bozma kararına direnilmesine, davanın reddine, asıl alacağın (16.000,00 TL) %20'si olan 3.200.- TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, ibraz edilen sahte çek nedeni ile hamile ödenen paranın iadesi istemine ilişkindir.
    Keşideci Kelenak İnşaat Tic. Ltd. Şti. dahil çekte imzası bulunan cirantalar Nida Yapı Market ve Dek. Ltd. Şti. ve İnci İnşaat-... 'in imzalarının sahte olduğu dosya kapsamından sabittir. Davalı, ciro yolu ile çeki teslim aldığı ciranta İnci İnşaat- ...'nin imzasının sahte olduğunu bilebilecek durumda olup usulüne uygun ciro yolu ile çek davalıya devredilmediğinden ve davalı yetkili hamil olarak alacak takibinde bulunamayacağından davacı banka tarafından davalıya yapılan ödemenin, davacı tarafından talep edilebileceği gözetilmeksizin dosya kapsamına uygun düşmeyen yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 19/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara