Esas No: 2012/3345
Karar No: 2012/6354
Karar Tarihi: 02.11.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3345 Esas 2012/6354 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacıların açmış olduğu iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile müdahil TC. .... vekili ve SGK Başkanlığı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinden ... Mobilya San. Tic. AŞ.’nin 17.2.2000 tarihinde kurulduğunu, kapı ve dekoratif mobilya üretimi ile iştigal ettiğini, yatırımların tamamlanmasından sonra krize bağlı talep azalmasının yaşandığını ve satışların düştüğünü, hammadde stoğunun kısa vadeli kredilerle sağlandığını, bu nedenle nakit akış durumunun bozulduğunu, düşük kur politikasının şirketi zarara soktuğunu ve (-) 1.109.521,45 TL tutarında borca batıklığının bulunduğunu, diğer davacı ... Dizayn San. Tic. AŞ.’nin de ... Mobilya San. Tic. AŞ.’nin ürünlerinin pazarlama ve ihracatı ile iştigal ettiğini, (-) 9.687.260,96 TL tutarında borca batıklığının bulunduğunu, borca batıklığının temel sebebinin diğer şirket lehine verdiği kefaletlerden kaynaklandığını, şirketin elinde hammadde, mamul ve yarı mamul mal stoğu bulunduğunu, mevcut siparişlerin bunlarla karşılanacağını, pazar payının arttığını, nakdi sermaye girişinin ve ihracat kârı sağlanarak, organizasyon yapısının değiştirileceğini ve bu surette borca batıklıktan kurtulacaklarının ileri sürerek iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, müdahil beyanları, kayyım ve bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketlerin borca batık durumda olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili ile müdahil TC. .... vekili temyiz; SGK Başkanlığı vekili temyiz defterine kaydı bulunmayan dilekçesi ile müdahale ve bozma talep etmiştir.
1- İflasın ertelenmesini isteyen kooperatif ve sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir (İİK.m.179). Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tesbiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır (yeni tarihli HMK.m.266). Hâkim de bu raporla o
konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tesbit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir.
Somut olayda varlıkların rayiç değerlerinin çeşitli raporlarla saptandığı, ne var ki, hükme esas alınan 05.04.2011 tarihli raporda, rayiç değerler yerine bilanço ve kayyım raporlarına göre hesaplama yapılmak suretiyle yasal düzenlemeye aykırı davranıldığı görülmüştür. Diğer taraftan kayyım raporlarında da borca batıklığın devam ettiği bildirilmiş ve kayyım ile bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmemiştir.
Bu durumda mahkemece davacı şirketin borca batıklık durumunun tereddüde yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi ve projenin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı ve süreç içindeki uygulamaların projede gösterilen iyileştirme unsurlarına uygun bulunup bulunmadığı hususunda somut verilere dayalı, teknik, denetime elverişli ve detaylı bir inceleme için, dosyanın oluşturulacak uzman bir heyete tevdii ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmek gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
2- SGK Başkanlığı vekili dilekçesi ile müdahale ve bozma talep etmiş ise de, müdahale talebinin ancak ilk derece mahkemesindeki yargılama aşamasında ileri sürülmesi gerekmesine ve deftere kaydedilmemiş dilekçe ile temyiz isteminde bulunulamayacağına göre, adı geçenin taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Bozmanın şekli ve kapsamına göre TC. .... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığı anlaşılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle SGK Başkanlığı vekilinin istemlerinin reddine, (3) numaralı bentte açıklanan nedenle müdahil TC. .... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.