Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8131 Esas 2022/3242 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8131
Karar No: 2022/3242
Karar Tarihi: 21.04.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8131 Esas 2022/3242 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, dava dışı kişinin muvazaalı olarak düzenlediği 130.000 Euro bedelli senette davacı şirketi kefil-borçlu göstererek zarar verdiği iddiasıyla menfi tespit davası açmıştır. İlk derece mahkemesi, davacının iddiasını kanıtlayacak kesin delil sunamaması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise ilk derece kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davacının istinaf başvurusunu reddetmiştir. Yargıtay da aval veren kişinin taahhüdünün geçerli olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararını onamıştır. Kararda TTK 702/2. maddesi gereğince aval verenin taahhüdü geçerli olduğuna dikkat çekilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2020/8131 E.  ,  2022/3242 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 44. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 19.07.2017 tarih ve 2015/677 E- 2017/700 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.11.2020 tarih ve 2020/89 E- 2020/262 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, dava dışı ...’nın davacı şirketin %49, eşi Saadet Saparca’nın %51 ortağı olduğunu, ...’nın 05.05.2012 keşide tarihli, 10.02.2014 vade tarihli 130.000 Euro bedelli senet düzenlediğini, ...’nın senette davacı şirketi de kefil-borçlu göstererek davacı şirket ve şirket ortaklarını mağdur etmek amacıyla muvazaalı olarak düzenlendiğini ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında bir alacak borç ilişkisinin bulunmadığını, davacının senette aval veren konumunda olup bu bedeli ödemesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı tarafından menfi tespit davasına konu edilen 130.000 Euro'luk bonoda davacı şirketin bononun tanzim edildiği tarihteki temsilcisinin aval sıfatıyla imzasının bulunduğu, söz konusu bononun muvazaalı olarak düzenlendiğinin davacı tarafından kesin delille kanıtlanması gerektiği, bononun muvazaalı olarak düzenlendiği ilişkin davacı tarafından dosyaya yazılı (kesin) delil sunulmadığından açılan menfi tespit davasının reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre ve özellikle TTK 702/2. maddesi gereğince aval veren kişi teminat altına aldığı borç şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsa da aval verenin taahhüdü geçerli olduğundan yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara