Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/2676 Esas 2022/3356 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2676
Karar No: 2022/3356
Karar Tarihi: 25.04.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/2676 Esas 2022/3356 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davanın konusu FSEK’in 14. ve 15. maddelerinin ihlal edilmesi sebebine dayalı 1.000.000,00 TL manevi tazminat istemidir. Bölge Adliye Mahkemesi davayı kısmen kabul etmiş ve davalıdan alınarak davacıya 30.000,00 TL manevi tazminat verilmesine karar vermiştir. Temyiz kesinlik sınırı 107.090,00 TL olarak belirlenmiş olup, davalı aleyhine hükmedilen miktarın bu sınırın altında kalması nedeniyle davalı vekilinin temyiz istemi reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak, kesinleşen kararların temyiz istemlerinin Bölge Adliye Mahkemesince kabul ya da reddedilmesi gerektiği, ancak Yargıtay tarafından da aynı yönde karar verilebileceği 346/2. madde ve temyiz sınırını belirleyen 362/1-a. madde gösterilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2022/2676 E.  ,  2022/3356 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16.04.2019 tarih ve 2017/457 E. - 2019/120 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine-kısmen kabulüne kısmen reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nce verilen 17.02.2022 tarih ve 2019/1690 E. - 2022/233 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    Dava, FSEK’in 14. ve 15. maddelerinin ihlal edilmesi sebebine dayalı 1.000.000,00 TL manevi tazminat istemine ilişkindir. Karar tarihi olan 17.02.2022 itibariyle Bölge Adliye Mahkemesi temyiz kesinlik sınırı 107.090,00 TL olup bu meblağın altında kalan hükümlerin 6100 sayılı HMK'nın 362/1-a. bendi uyarınca kesin nitelikte olduğu, Bölge Adliye Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği, davalı aleyhine hükmedilen miktarın temyiz kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 25/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara