23. Hukuk Dairesi 2012/3579 E. , 2012/6174 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili borçluya ait bağımsız bölümlerin satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan davalı alacağının muvazaaya dayandığını, davalı ile borçlunun teyze çocukları olduğunu, ispat yükünün davalı üzerinde bulunduğunu, borçlunun davalı lehine takipteki sürelerden feragat ettiğini, işlemleri hızlandırdığını, oysa müvekkili aleyhine çok sayıda itiraz ve şikayet yoluna başvurduğunu, ihaleleri kazanan kişinin de borçlunun akrabası olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile davalıya ayrılan payın davacı dosyasına, satış tarihinden itibaren nemalandırılmış haliyle birlikte aktarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, akrabalık nedeniyle muvazaa iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, alacak ilişkisinin ortaklığa dayandığını, davalı ile borçlunun arpa ve buğday tarımı amacıyla ortaklık kurduklarını, kuraklık nedeniyle masrafların dahi karşılanamadığını, bu nedenle borçlunun, takip dayanağı bonoyu keşide ederek müvekkiline verdiğini, müvekkilinin bir süre beklediğini ve davacı yanca borçlu aleyhinde açılan davaların kabulü üzerine bonoyu takibe koyduğunu, borçlunun takibe itiraz etmemesinin muvazaa sayılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ile borçlunun akraba oldukları, borçlunun davacı tarafından girişilen takipte itiraz ve şikayet yoluna gitmiş iken, davalı tarafından girişilen takibi hızlandırıcı girişimlerde bulunduğu, sürelerden feragat ettiği, haciz konulması için yol gösterdiği, sunulan belgelerin her zaman düzenlenmesinin mümkün olduğu, davalının takibinin davacının takibinden sonra yapıldığı gerekçesiyle davalının sıra cetvelinden çıkartılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Sıra cetvelinde yer alan bir alacağın esasına yönelik itiraz davalarında kural olarak, davalıya ayrılan payın, öncelikle davacının alacağının ödenmesine tahsisine, artan tutar bulunması halinde bunun davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu ilkeye uyulmamış ise de bu hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK’nun 438/VII nci maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
.../...
SONUÇ: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının “davalı tarafın … sıra cetvelinden çıkartılmasına” sözcükleriyle başlayıp biten ikinci paragrafının hükümden çıkartılmasına ve bunun yerine “davalıya ayrılan payın, öncelikle davacının alacağının ödenmesine tahsisine, artan tutar bulunması halinde bunun davalıya bırakılmasına” sözcük dizisinin yazılmasına ve kararın HUMK’nun 438/VII nci maddesi uyarınca düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 19.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.