Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/4775 Esas 2022/18262 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanığın \"mühür bozma\" suçundan mahkumiyet kararının bozulması kararlaştırıldı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan incelemede, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği tarihe kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek inceleme yapıldı. Kararda, ceza muhakemesi kanununun 231/11 maddesi gereği hükmün açıklanmasına dair kararda açıklık ve gerekçelilik şartının ihlal edildiği belirtildi. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi tarafından 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararda kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğu tespit edildiği için, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Kararda, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün bozulmasına karar verildi. Detaylı olarak, 5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi ve 231/11 maddeleri ile 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddeleri açıklandı.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
...


5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 31.01.2013 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 10.08.2017 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.11.2014 tarihli, 2013/830 Esas ve 2014/502 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; CMK'nin 231/11 maddesine göre hükmün açıklanmasına dair kararda; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, CMK'nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine imkan sağlayacak biçimde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerekirken; somut olayda sanığın sabit kabul edilen fiilinin ne olduğu belirtilip buna dayanak olan deliller gösterilip tartışılmadan gerekçesiz hüküm kurulması yasaya aykırı,
2-Sanığa isnat edilen “mühür bozma“ suçundan dolayı kurulan hükümden sonra, 02.08.2022 tarih ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarihli 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış” ibaresinin seri muhakeme usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.