Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7301 Esas 2022/3459 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7301
Karar No: 2022/3459
Karar Tarihi: 26.04.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7301 Esas 2022/3459 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, müvekkil şirketin sigortası kapsamındaki vagonların yangından zarar gördüğünü ve ödenecek tazminatın rücu edilmesi gerektiğini iddia ederek davalıya dava açtı. Ancak davalı vagonların işletilmesine dair sözleşmenin TCDD'nin nam ve hesabına yapılan bir sigorta kapsamında olduğunu ve dolayısıyla davacının rücu hakkı bulunmadığını savundu. İlk Derece Mahkemesi de davalının lehine karar verdi. Davacı, bu kararı istinaf etti ancak istinaf başvurusu da reddedildi. Kanun maddeleri olarak; TTK 1472, TTK 1454, TBK 188/1, Makine Kırılması Sigortası Genel Şartları'nın Sigortalının Poliçenin Yürürlüğü Esnasındaki Yükümlülüklerine ilişkin 10. maddesi ile Tazminat Hakkının Eksilmesi ve Düşmesine İlişkin 12. maddesi ve HMK'nın 353/b-1 ve 370/1 maddeleri yer almaktadır.
11. Hukuk Dairesi         2020/7301 E.  ,  2022/3459 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 24.10.2018 tarih ve 2017/1054 E. - 2018/955 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.03.2020 tarih ve 2019/625 E. - 2020/341 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkil şirketin 520091002585-3 nolu makine kırılması sigorta poliçesi ile Türkiye Cumhuriyeti sınırları dahilinde sigortalı Transtur Uluslararası Nakliyat ve Ticaret A.Ş'ye ait iş makinelerinden 85 adet vagonu 06/06/2016-06/06/2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigortaladığını, 30/08/2016 günü Afyonkarahisar ili Dinar ilçesinde, Afyon Dinar TCDD istasyonunun Ambar sahasında yangın çıktığını ve bu yangın sonucunda sigortalıya ait 5 adet vagonda hasar meydana geldiğini, yangın raporuna göre yangının TCDD Gar Şefliği'nin ambar kısmında meydana geldiğini, binanın tamamen yandığını ve ambar önünde bulunan 5 adet vagonun büyük oranda zarar gördüğünün tespit edildiğini, ekspertiz raporuna göre hasarın TCDD Dinar Gar İşletmesi sorumluluğundaki ambarda çıkan yangın sonucu gerçekleştiği için rücu yapılabileceğini, 595.922,17 TL hasar bedelinin müvekkili şirket tarafından ödendiğini, TTK 1472. maddesi uyarınca sigortalının dava ve talep haklarına halef olunduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, 595.922,17 TL rücuen tazminat alacağının ödeme tarihi olan 02/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, 6461 sayılı Kanun gereğince davacı şirketin sigortaladığı vagonların kullanıldığı iş yerinin Devlet Demiryolları Taşımacılık A.Ş'ye devredildiğini, davanın müvekkili TCDD Genel Müdürlüğü yönünden husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı ... şirketinin sigorta poliçesi ile Transtur Uluslararası Nakliyat Tic. A.Ş'ye ait vagonları sigortaladığını, Transtur firması ile davalı arasında 20/04/2016 tarihinde "TCDD Hatlarında Diğer Şahıslara Ait Yük Vagonlarının İşletilmesine Dair Sözleşme" imzalandığını, sözleşmenin amacının firmalara ait vagonların yangın veya kaza nedeniyle hasara uğraması halinde TCDD'nin hiçbir surette parasal kayba girmemesini sağlamak olduğunu, davalının sigorta poliçesinin sigorta ettireni olduğunu, davacı ... şirketinin poliçe kapsamındaki Transtur Şirketine ait vagonları davalı nam ve hesabına sigorta ettiğini, dolayısıyla davalının nam ve hesabına yapılmış bir sigorta poliçesi kapsamında sigortacı tarafından karşılanan zararın davalı ... ettirenden istenemeyeceğini, poliçede sigorta bedeli vagon sahibine ait olmak üzere TCDD işletmesi nam ve hesabına ödeneceğinin belirtildiğini, TTK 1454. maddesi uyarınca poliçenin sigortalısının davalı, lehtarının ise Transtur Şirketi olduğunu, Transtur A.Ş'nin işbu davanın sonuçlarından etkilenme olasılığı bulunduğundan davanın bu şirkete ihbar edilmesinin zorunlu olduğunu, vagonların yanması olayında müvekkilinin kusur ve ihmalinin bulunmadığını, istenilen alacak miktarının fahiş hesaplandığını, sigortalı Transtur A.Ş ile davalı arasında imzalanan 20/04/2016 tarihli sözleşmenin 16.1 maddesinde TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğünün nam ve hesabına sigorta yapıldığının kabul edildiğini, dolayısıyla davalı nam ve hesabına yapılmış bir sigorta poliçesi kapsamında sigortacı tarafından karşılanan zararın davalıdan talep edilmeyeceğini, poliçeye göre TCDD'nin sigortalanan olduğunu, olayda müvekkilinin kusuru veya ihmali bulunmadığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalı ile sigortalı şirket Transtur Uluslararası Nak. ve Tic. A.Ş. ile arasında düzenlenen vagonların işletilmesine dair Sözleşmenin 16/1. maddesi gereğince vagonlar TCDD'nin nam ve hesabına kaza ve yangına karşı sigorta ettirileceği hususları düzenlenmiş olup davacı ... şirketinin sigortalı şirkete ödemiş olduğu hasar miktarının davalıya rücu imkanının bulunmadığı, söz konusu sözleşme gereğince sigorta poliçesinin davalı lehine yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince; davacı tarafça TTK'nın 1448. maddesi ve Makine Kırılması Sigortası Genel Şartları'nın Sigortalının Poliçenin Yürürlüğü Esnasındaki Yükümlülüklerine ilişkin 10. maddesi ile Tazminat Hakkının Eksilmesi ve Düşmesine İlişkin 12. maddesi uyarınca zararın önlenmesi yada azaltılması veya engel olunması için imkanlar dahilinde gerekli önlemleri almadığı, zararı önleme yükümlülüğüne aykırı şekilde davrandığının usulen ispatlanmadığı, TBK'nın 188/1 maddesi uyarınca borçlunun borcu devredene karşı sahip olduğu savunmaları devralana karşı da ileri sürebileceğinden sigortalı Transtur A.Ş. ile davalı arasında imzalanan 20/04/2016 tarihli TCDD Genel Müdürlüğü Hatlarında Diğer Şahıslara Ait Yük Vagonlarının İşletilmesine Dair Sözleşmenin 16.1 maddesinde sigortaya konu vagonların poliçenin TCDD'ce belirlenecek teminatlar ile özel koşulları taşıması kaydıyla TCDD nam/hesabına kaza ve yangına karşı sigorta ettirileceğinin belirlendiği, 16.4 maddesinde ise sigorta şirketince herhangi bir nedenle ödenmeyen (sigorta kapsamı dışında kalan) hasarlar ile eksik sigorta uygulamasının vuku bulması halinde tahsil edilmeyen tazminat miktarının temlik alan sigortacı tarafından davalıdan talep edilemeyeceği düzenlendiğinden davacı ... şirketinin alacağın temliki ile sigortalının kullanabileceği hakları devraldığına göre sigorta ettiren davalı ile sigortalı arasındaki sözleşme hükümleri uyarınca davalı ... ettirene rücu imkanı bulunmadığı, davaya konu sigorta sözleşmesinin de davalı nam/hesabına yapılması karşısında TTK'nın 1472. maddesi uyarınca davacı sigortacının rücu hakkı bakımından davalı ... ettiren üçüncü kişi sayılmayacağı gerekçeleriyle davacı ... şirketince makine kırılması sigorta poliçesi uyarınca ödenen hasar bedeline ilişkin davalı sigortalıya rücu imkanı bulunmadığından davacının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 26/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara