Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/11329 Esas 2022/11003 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/11329
Karar No: 2022/11003
Karar Tarihi: 01.11.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/11329 Esas 2022/11003 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılan davada, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması nedeniyle mahkum olduğu görülmüştür. Ancak, tedbir kararının doğru adrese tebligat yapılmadığından hukuki değerden yoksun olduğu ve mahkumiyet kararının kesinleşmediği tespit edilmiştir. Bu nedenle, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi: Tebligatın, muhatabın beyan ettiği en son adrese yapılması gerektiği veya adresin tebligata elverişli olmaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilip, bu adrese tebligatın yapılması gerekir.
- 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi: Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçuna ilişkin cezai hükümleri içerir.
- 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesi: Tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri verilen suçlarda durma kararı niteliğinde olan kararlara ilişkin düzenlemeleri içerir.
- 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi: İtiraz yoluyla verilecek kararların yetkili merci tarafından verilmesi gerektiğini düzenler.
10. Ceza Dairesi         2020/11329 E.  ,  2022/11003 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : İSTANBUL 59. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine göre tebligatın, öncelikle muhatabın beyan ettiği, en son adrese yapılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilip, bu adrese tebligatın yapılması gerekir.
    Sanığın yokluğunda verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin gerekçeli kararın, sanığın 07/02/2014 tarihli celsede ikamet adresi olarak bildirdiği “... Mah. ... Cad. No: 60 Kat: 4 Merkez/Ordu” adresi yerine, doğrudan MERNİS adresi olan "... Mah. Yukarı Sk. No:... Altınordu/ORDU" adresinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi uyarınca tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu anlaşıldığından, tedbir kararının kesinleşmediği ve bu karara bağlı 08/10/2015 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu, sanığın yaptığı itirazın, 01/04/2014 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karara yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup itiraza tabi olmaları nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 01/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara