....

Taraflar arasındaki kooperatifin feshi ve tasfiye heyeti atanması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-

Davacı vekili, üst üste üç yıl genel kurul toplantısını yapmadığını ve 2002 yılından sonra her hangi bir faaliyette bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin feshine ve tasfiye heyeti atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, davalıya tebliğ edilmiş davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, 2002 yılında yapılan olağan genel kurulda tasfiye kararı alınarak tasfiye kurulunun oluşturulduğu, en son 2001 yılı genel kurulunda yönetim ve denetim kurulu seçildiği, sonrasında yapılan genel kurullarda yönetim ve denetim kurulunun oluşturulmadığı, her hangi bir faaliyeti olmadığı gibi tasfiye işlemlerinin de sonuçlandırılmadığı gerekçesiyle, davalı kooperatifin feshine ve genel kurulca tasfiye heyeti atanmış olduğundan yeniden tasfiye heyeti atanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle kooperatif genel kurulunca atanmış tasfiye kurulu bulunmasına ve dava dilekçesinde yeni bir tasfiye kurulu atanmasının talep edilmemiş olmasına dolayısıyla tasfiye işlemlerinin aynı kurul tarafından yerine getirileceğinin tabii bulunmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün sonra karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.