Esas No: 2021/17397
Karar No: 2022/18436
Karar Tarihi: 03.11.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/17397 Esas 2022/18436 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/17397 E. , 2022/18436 K.Özet:
Kararın özeti: Sanık, özel belgede sahtecilik ve kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçlarından mahkum edilmiştir. Mahkeme, sanığın avukatlık ücretine hükmetmemiş ve sanığın adli sicil kaydının hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararıyla ilgili yanlış bir uygulama yapılmış olduğunu tespit etmiştir. Ayrıca, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceği gözetilmemiştir. Bu sebeplerle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri: 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. ve 322. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 53/4. Maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Özel belgede sahtecilik, Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
...
...
A) Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyizlerin incelenmesinde:
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, katılan vekili ve sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Sanığın mahkûmiyetine karar verildiği halde, kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu avukatlık ücretine hükmolunmaması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 3.000 TL avukatlık ücretinin sanıktan alınıp katılana verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) "Özel belgede sahtecilik" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyizlerin incelenmesinde:
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, katılan vekili ve sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1)Suç tarihi itibarıyla sanığın adli sicil kaydında sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin iki karar mevcut olup, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2008 tarihli, 346-25 Esas ve Karar sayılı kararında vurgulandığı üzere; kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibarıyla karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir hüküm niteliğinde olmadığı, dolayısıyla suç tarihi itibarıyla sanığın kasten işlediği suçtan dolayı kesinleşmiş mahkûmiyet hükmünün bulunmadığı, 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesinin 8. fıkrasına eklenen 2. cümle hükmünün suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe girdiği gözetilmeden, sanığın sabıka kaydının bulunduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı,
2) Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 53/4. Maddesi uyarınca aynı Kanun'un 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.