Esas No: 2012/4092
Karar No: 2012/6028
Karar Tarihi: 15.10.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4092 Esas 2012/6028 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR :1- ... Vek.Av. ... 2-... 3-...
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, yüklenici müvekkilinin, 1228 parsel malikleri ile imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, taşınmaz üzerine 3 blok inşaat ettiğini, 18 adet dairenin arsa sahiplerine 61 daire ve dükkanın ise müvekkiline kalması gerektiğini, arsa sahiplerinin ... ve ..."a vekalet verdiğini, ..."ın, taşınmazların bir kısmını üçüncü kişilere devrettiğini, bir kısım taşınmazın ise arsa sahipleri ile yakınlarının üzerlerine tapuda kayıtlı olduğunu ileri sürerek, taşınmaz üzerinde kurulu bulunan binalardaki 25, 39, 35, 36, 30, 31, 16, 37, 11, 41, 12, 24, 21, 22, 27 numaralı daireler ile 3, 8, 7, 5, 6 numaralı dükkanların tapularının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL ecrimisil bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16.06.2006 tarihli dilekçeyle, davalılar ... ve ... aleyhine açılan davadan feragat etmiş, 16.07.2007 tarihli dilekçeyle de davalı ... tarafından devir ve temlik edilen 11, 12, 16, 25, 30, 31, 37, 39, 41 nolu bağımsız bölümler yönünden davaya devam ettiklerini, diğer bağımsız bölümler yönünden davayı takip etmediklerini belirtmiştir.
Davalı ... vekili, inşaatın tamamlanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen kararın Yargıtay 15 Hukuk Dairesi"nin 21.12.2009 tarih ve 2008/6521 esas, 2009/6957 karar sayılı ilamıyla bozulması üzerine, bozmaya uyularak, inşaatın tamamlanarak, sözleşme şartlarına göre teslim edildiği yönünde taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı, davacı vekilinin, 16.07.2007 tarihli dilekçeyle, davasını tamamen ıslah ederek tazminat talebine dönüştürdüğü, eksik harcın, 18.02.2011 tarihinde tamamlandığı, bu durumda tazminat davasının harcın tamamlandığı bu tarihte açıldığının ve tescil davasının açıldığı 31.01.2006 tarihinde tazminat talebi yönünden zamanaşımının kesilmediğinin kabulü gerektiği, inşaatın tamamlanarak, sözleşme şartlarına göre teslim edildiği 1996 yılından, tazminat davasının açıldığı 18.02.2011 tarihine kadar BK"nın 126/4 maddesinde belirtilen 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği, 12, 30 ve 31 nolu
../..
bağımsız bölümler dışında kalan taşınmazlar yönünden davalı ... adına herhangi bir "kat irtifakı tescili işlemi" yapılmadığı, davalının, bu taşınmazlarda hakkı ve tasarrufunun söz konusu olmadığı, bu taşınmazlar yönünden davalıya husumet yöneltilemeyeceğinden davanın bu nedenle de reddi gerektiği gerekçesiyle davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair oluşturulan hüküm fıkrası bozma ilamı dışında kalarak kesinleşmiş olduğundan bu hususlarda ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... aleyhine açılan davanın zamanaşımı süresinin dolması nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye düştüğü iddia edilen bağımsız bölümlerin tapularının iptaliyle davacı adına tescili, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Bozma ilamında zamanaşımı konusunda herhangi bir bozma nedenine yer verilmemiş olup, mahkemece bozma ilamına uyulmakla oluşan usuli kazanılmış haklar gözardı edilerek ve bozma ilamının dışına çıkılarak zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
2) Kabule göre de; 818 Sayılı BK"nun 128. maddesi uyarınca zamanaşımı süresi, kural olarak alacağın muaccel (ödenebilir) olduğu tarihten itibaren işlemeye başlar. İşin tamamlanıp teslim edilmesiyle yüklenici bedelin (arsa payının) tamamını istemeye hak kazanır. Yüklenicinin yapımını üstlendiği inşaatın, sözleşme ve ekleri, tasdikli projesi ve ruhsatı ile imara uygun olarak tamamlanıp arsa sahiplerine ait tüm bağımsız bölümlerin teslimi ile başlayacağı dikkate alınmadan, inşaatın tamamlanarak sözleşme şartlarına uygun olarak teslim edilip edilmediği hususu da çekişmeli olduğu halde bu konuda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, tam ıslahta yeni bir davanın açılmadığı, ıslah edilen davanın ilk açılan davanın devamı niteliğinde olduğu, bunun doğal sonucu olarak da zamanaşımının davanın açıldığı tarihe göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, ıslah nedeniyle harcın tamamlatıldığı tarihin davanın açıldığı tarih olarak kabulü de hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.