Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4691 Esas 2012/6016 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4691
Karar No: 2012/6016
Karar Tarihi: 15.10.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4691 Esas 2012/6016 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/4691 E.  ,  2012/6016 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, kooperatif üyesi olan davalının ödemediği aidat borçlarının tahsili için başlatılan icra takibine kısmen itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40" tan az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin aidatlarını ödediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının takip tarihi itibariyle bakiye 291,65 TL asıl alacak ve 84,00 TL işlemiş faiz borcu bulunduğu, ödenmiş aidatları takip konusu yapan davacının kötüniyetli olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 375,65 TL asıl alacak ve fer"ileri yönünden itirazin iptaline, takibin 1.575,65 TL üzerinden devamına, asıl alacağa yıllık %120 faiz yürütülmesine, davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine, davalının tazminatı talebinin ise kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Dava, aidat borcu ve fer"ilerinin tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Takip, 8.000,00 TL asıl alacak, 1.746,66 TL işlemiş faiz olmak üzere 9.746,66 TL üzerinden başlatılmıştır. Davalı borçlu, 1.200,00 TL borcu kabul etmiş, kalan miktar kadar borçlu olmadığını ve faiz oran ve miktarlarının fahiş olduğunu belirterek takibe kısmen itiraz etmiştir. Yapılan yargılama sonucunda davalının, 291,65 TL asıl alacak ve 84,00 TL işlemiş faiz olmak üzere 375,65 TL borçlu olduğu belirlenmiş, itiraz edilmeyen 1.200,00 TL dahil edilerek takibin 1.575,65 TL üzerinden devamı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca davacı aleyhine % 40 kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir. İİK"nun karar tarihinde yürürlükte olan 67/2. maddesi içeriğine göre, takibinde haksız ve kötüniyetli görüldüğü takdirde alacaklı,
    %40" tan aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir. Bunun için alacaklının takipte haksız çıkması yeterli olmayıp ayrıca kötüniyetli olması gerekir. Kötüniyeti ispat yükü de davalıya aittir. Yapılan yargılama sonucunda, davacının takip nedeniyle hükmolunan miktar kadar alacaklı olduğu anlaşılmıştır. Davalının kısmen de olsa borçlu olduğu sabittir. Bu durumda, davalının bu hususta başka bir delil bildirmediği de gözetildiğinde, davacının kötüniyetli olduğunun kabulü mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle, mahkemece, kötüniyet tazminatının reddi yerine yanılgılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 15.10.2012 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (Muhalif)


    KARŞI OY YAZISI
    İtirazın iptali davasına dayanak teşkil eden icra takibinde alacaklı-davacı kooperatif vekili tarafından, 8.000,00 TL asıl alacak, 1.746,66 TL"de işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.746,66 TL"nin tahsili istenmiş, davalı-borçlu ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra vekil marifetiyle takip dosyasına verdiği dilekçesinde, borcun 1.200,00 TL"sini kabul etmiş bakiye 8.546,66 TL"lik kısımdan ise borçlu olmadığını bildirerek itiraz etmiştir.
    Bunun üzerine davacı alacaklı vekili, itiraz edilen borç tutarı 8.546,66 TL olduğu halde bu sefer 6.800,00 TL üzerinden eldeki itirazın iptali davasını açmıştır.
    Yapılan yargılama sonunda ise, davalı borçlunun takipte kabul ettiği tutar dışında cüz"i bir miktarda (291,65) TL asıl alacak ve 84,00 TL "de işlemiş faiz borcunun olduğu saptanmış, bunun yanında davacı-alacaklı kendi kayıtlarında davalının ödeme yaptığı miktar yazılı olmasına rağmen, alacaklı olduğu tutarın çok üzerinde takip yapması nedeniyle kötüniyetli kabul edilerek reddedilen kısım yönünden kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmuştur.
    Bilindiği üzere İİK"nun 67. maddesi uyarınca alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için takibinde haksız bulunması gerektiği gibi, aynı zamanda kötüniyetli olduğunun da kanıtlanması gerekmektedir. Somut olayda da mahkemece tespit edildiği gibi davacı, bizzat kendi kayıtlarında gözükmesine rağmen davalının ödeme yaptığı miktarı tekrar tahsil etme yönünde icra takibine girişmiştir. Bu itibarla davacı aleyhine verilen kötüniyet tazminatı yerinde olduğundan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.

    Hemen Ara