Esas No: 2020/11210
Karar No: 2022/11120
Karar Tarihi: 02.11.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/11210 Esas 2022/11120 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/11210 E. , 2022/11120 K.Özet:
Sanık, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum edilmiştir. Ancak dosyada yapılan arama için gerekli \"adli arama kararı\" veya \"yazılı adli arama emri\" bulunmadığı için hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir. Ayrıca sanığın daha önce başka bir suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediği de araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Eğer böyle bir durum varsa, sanık hakkında açılan dava düşecektir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: CMK'nın 116, 117, 119, 223/8, 6545 sayılı Kanun'un 68, TCK'nın 191/2-5.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1) Sanık ... hakkındaki 27/08/2014 tarihli ihbar üzerine; aynı gün saat 11.00 sıralarında ihbarda belirtilen otobüs firmasına ait yazıhaneden koliyi teslim alarak, terminal çıkışına doğru yürürken durdurulan sanıkta bulunan koliye, narkotik köpeklerinin de tepki vermesi üzerine, kolinin sanığa açtırılarak aranması sonucunda şarj cihazı kutusunun içine gizlenmiş uyuşturucu maddenin ele geçirildiği olayda, görevlilerce tanzim edilen 27/08/2014 tarihli Cumhuriyet savcısıyla görüşme ve alınan emirler ve alınan emirlerin yazılı emire dönüştürülmesine ilişkin tutanağa göre, Cumhuriyet savcısına haber verildiğinin ve Cumhuriyet savcısının sözlü talimatı üzerine arama yapıldığının ve dosya içinde yazılı arama emrinin bulunmadığının anlaşılması karşısında, ihbar üzerine yapılacak aramanın yazılı emir ile yapılabilecek olması değerlendirilerek, CMK'nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde "adli arama kararı" veya "yazılı arama emri" alınmadan arama yapılması hukuka aykırı olacağından yapılan aramaya ilişkin CMK'nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde alınmış "adli arama kararı" veya "yazılı adli arama emri" bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Suç tarihinden önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya
6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise; 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davaların kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,
b) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava veya soruşturma yoksa veya sanık bu suçları daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise; sanık hakkında daha önce, aynı nitelikteki başka bir suç nedeniyle verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı bulunmadığı için, suç tarihleri 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 28/06/2014 tarihinden sonra olduğundan, bu suçlar nedeniyle 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2. ve 3. fıkraları uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte denetimli serbestlik tedbiri kararı ve gerektiğinde tedavi kararı da verilerek, infazına başlanması,sanığın erteleme süresi zarfında; aynı Kanun'un 191. maddesinin 4. fıkrasında belirtildiği şekilde;
aa) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,
bb) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,
cc) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,
Hallerinde, hakkında kamu davası açılması gerekirken, TCK'nın 191. maddesinin 2, 3 ve 4. fıkralarında belirtilen şartların gerekleri yerine getirilmeden, bir başka deyişle kamu davasını açma koşulları oluşmadan doğrudan kamu davası açılmış olması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesiyle değişik TCK'nın 191. maddesinin 2. ve 3. fıkraları uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, karar verilmesi yerine, yargılamaya devamla hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 02/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.