Esas No: 2020/15917
Karar No: 2022/11228
Karar Tarihi: 03.11.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/15917 Esas 2022/11228 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/15917 E. , 2022/11228 K.Özet:
Mahkeme, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan açılan davada sanığın eyleminin \"kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma\" suçunu oluşturduğunu tespit etmiş ve suç vasfındaki değişiklik nedeniyle TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası uyarınca hüküm kurulması gerektiğini belirtmiştir. Ancak önce, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başka bir dava ya da soruşturma olup olmadığı ve önceki davada verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin araştırılması gerektiğini ifade etmiştir. Ayrıca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararlarının kesinleşmesinin 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra \"Kamu Davası Açılmasının Ertelenmesi\" kararı verilmesini engellemediği belirtilmiştir. Kararda ayrıca TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Detaylı bilgi için: TCK'nın 191. maddesi (Kanunun suçun niteliği açısından taşıdığı düzenlemeler için) ve TCK'nın 53. maddesi (Suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan hükümlerin uygulanması) açıklamaları bulunmaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Değişen suç vasfına göre kullanmak için uyuşturucu madde
bulundurma suçundan mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Aralarındaki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2022/5765 esas sayılı dosyası ile birlikte incelenmiştir.
1-Suç tarihinden önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrasında, 188 veya 190. maddelerde tanımlanan suçlardan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun 191. madde kapsamına girdiğinin anlaşılması halinde, sanık hakkında "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesi hükme bağlanmış, 191. maddenin 9. fıkrasında ise "Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümlerinin uygulanacağı..." belirtilmiştir.
Dolayısıyla sanık hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan dolayı açılan davada, yapılan kovuşturma sonucunda sanığın sabit olan eyleminin "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğunun anlaşılması durumunda, suç vasfındaki değişiklik nedeniyle Mahkemece TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası uyarınca, "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan hüküm kurulma aşamasına gelindiğinde; öncelikle, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti gerektiğinden; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde TCK'nın 191. maddesinin 2. ve 3. fıkraları uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı veya TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile birlikte verilmiş ve infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra; 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi çerçevesinde karar verilen "Tedavi ve Denetimli
Serbestlik Tedbiri" ve "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararlarının kesinleşmesinin 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra "Kamu Davası Açılmasının Ertelenmesi" kararı verilmesini engellemeyeceği de gözetilerek;
a) Sanık hakkında daha önce, aynı nitelikteki başka bir suç nedeniyle 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesinin 2.fıkrası uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı varsa ve yargılama konusu olan suç, bu erteleme kararının ihlali niteliğinde görülüyorsa, bu suç TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası gereğince soruşturma ve kovuşturma nedeni yapılamayacağından düşme kararı verilip ilgili Cumhuriyet savcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi,
b) Sanık hakkında daha önce kullanmak için uyuşturucu madde satın alınması, bulundurulması ya da kullanılması suçundan TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilmiş "kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı" veya TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrasına göre verilen "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı" yoksa TCK'nın 191. maddesinin 8. maddesi gereğince "Hükmün açıklanmasının geri bıkraılması kararı" verilmesi,
c) Sanık hakkında daha önce kullanmak için uyuşturucu madde satın alınması, bulundurulması ya da kullanılması suçundan TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilmiş "kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı" veya TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası gereğince "hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı" verilmiş ve bu kararların ihlali nedeniyle açılan davalardan mahkûmiyet kararı verilmiş ise bu suç doğrudan soruşturulması ve kovuşturulması gereken suç olacağından yargılamaya devam olunarak TCK'nın 191. maddesi çerçevesinde bir hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Hükümden sonra TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesiyle yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 03.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.