MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Temyizin kapsamına göre; sanık ... hakkındaki hükümlere hasren yapılan incelemede;
I) Sanık hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanık ve müdafinin, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle,
T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına ibaresi ve hükümde yer almayan "Adli Emanette kayıtlı suça konu belge aslının dosyada delil olarak saklanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün kısmen istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II) Sanık hakkında "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede;
1-) Sanık hakkında 26.11.2012 tarihinde resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulduktan sonra, 10.12.2012 tarihinde duruşma açılmaksızın evrak üzerinden verilen ek karar ile “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçundan da mahkumiyet hükmü verildiği anlaşılmakla; CMK.nun 192/1, 191/3 ve 147. madde ve fıkraları hükümleri gereğince duruşma açılarak verilmesi gereken bu hükmün yazılı şekilde evrak üzerinde ve taraflar davet edilmeden verilmesi suretiyle usule aykırı davranılması,
2-) 5271 sayılı CMK.nun 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak, iddianamede anlatılmayan bir fiilden yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı, somut olayda ise; ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 19.09.2012 tarihli iddianamesinde yer alan, "sanığın ehliyetine bakıldığında ... adına düzenlendiği ancak araç içerisinde yapılan aramalarda ... adına ruhsatın bulunduğu" şeklindeki anlatımı dikkate alındığında, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan sevk maddeleri bulunmakla birlikte, bu anlatıma göre belirtilen suçtan dava bulunduğunun kabulü mümkün olmadığı cihetle, hakkında açılmış bir dava bulunmayan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan mahkumiyet hükmü verilerek iddianamede tavsif edilen eylem dışına çıkılmak suretiyle yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
3-) Kabul ve uygulamaya göre,
Olay günü sanığın, kolluk görevlilerine isminin ... olduğunu söyledikten sonra, kendisinden sürücü belgesi istenmesi üzerine, üzerinde kendi resmi olan ... adına düzenlenmiş sahte sürücü belgesini ibraz ederek asıl adının ... olduğunu söylediği daha sonra görevlilerce araç içerisinde yapılan aramada sanığa ait gerçek nüfus cüzdanı bulunarak adının ... olduğunun anlaşıldığı ve bu nedenle... adına herhangi bir soruşturma evrakı düzenlenmediği anlaşılmakla; 5237 sayılı TCK"nun 268. maddesinde düzenlenen başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın ve müdafiinin, Cumhuriyet savcısı"nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca kısmen istem gibi BOZULMASINA, 25.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.