23. Hukuk Dairesi 2012/3576 E. , 2012/5971 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatif yönetim kurulunun 15.06.2003 tarihli kararıyla üyelikten ihraç edilen müvekkilinin, ödemiş olduğu aidatların bu zamana kadar iade edilmediğini, 25.06.2005 tarihli genel kurulda müvekkiline 20.000,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiğini ancak bir sonraki 24.06.2006 tarihli genel kurulda ihraç kararının iptali için açılan dava gerekçe gösterilerek bu ödemenin durdurulduğunu, mahkemece reddedilen ihraç kararının iptali davasının kesinleşmesinin ardından, 15.10.2010 tarihinde yalnızca 6.222,46 TL ödeme yapıldığını, fakat bu ödemenin alacaklarını karşılamaya yetmediğini ileri sürerek, şimdilik 8.450,00 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıya ilk olarak 19.10.2004 tarihinde havale yoluyla 6.222,46 TL ödeme yapıldığını ancak davacının bu ödemeyi kabul etmediğini, 25.06.2005 tarihli genel kurulda ise davacının yaptığı ödemelerin döviz cinsinden değerlendirilmesi sonucu ulaşılan 20.000,00 TL"nin bütçeye konulduğunu ve bu miktarın davacıya ödenmesi için yönetim kuruluna yetki verildiğini, ancak davacının bu miktara da razı olmadığını, 24.06.2006 tarihli genel kurulda, ihraç kararının iptali için dava açılmış olduğundan, ödeme konusunda yeni bir karar alınmadan yargı sürecinin beklenmesinin kararlaştırıldığını, yargı süreci sonucunda ihraç kararının kesinleşmesi ile davacıya 15.10.2010 tarihinde 6.222,46 TL banka havalesi yoluyla ödeme yapıldığını ancak bu kez de ödemeyi kabulden kaçındığını, ihraç tarihi itibariyle alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının üyelikten ihraç edildiği 2003 yılı bilançosunun kabul edildiği 26.06.2004 tarihli genel kuruldan bir ay sonra, 26.07.2004 tarihinde alacağın muaccel hale geldiği, buna göre dava tarihi itibariyle yasada öngörülen beş yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinden istifa yoluyla ayrılan ortağın, üyeliği döneminde ödemiş olduğu aidatların tahsili istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu" nun 17/2. maddesinin ikinci cümlesi uyarınca, çıkan veya çıkarılan ortaklar ile mirasçılarının alacak ve hakları bunları istiyebilecekleri günden başlayarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Davacı, davalı kooperatif yönetim kurulunun 15.06.2003 tarihli kararıyla üyelikten ihraç edilmiş ve davacı tarafından bu ihraç kararının iptali istemiyle açılan ve red kararı ile sonuçlanan dava 11.12.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Bu dava dosyası kapsamında ihraç kararının davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği olgusu kesinleşmiştir.
Bu durumda 1163 Sayılı Yasa"nın 17/2. maddesinde belirtilen 5 yıllık zamanaşımı süresi, ihraç kararının iptali istemiyle açılan davanın kesinleştiği 11.12.2009 tarihinden itibaren başlar. O halde dava tarihi itibariyle henüz zamanaşımı süresinin sona ermediği gözönünde bulundurularak, mahkemece işin esasına girilmesi ve davacının çıkma payı alacağının tespiti amacıyla, kooperatifler konusunda uzman bir bilirkişi vasıtasıyla, kooperatif defter, kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak, gerekçeli, açıklayıcı ve denetime elverişli bir rapor alınıp, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.10.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.