Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1503 Esas 2022/3622 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1503
Karar No: 2022/3622
Karar Tarihi: 09.05.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1503 Esas 2022/3622 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı ile davacının eşi arasındaki bayilik sözleşmesine teminat olmak üzere davacıya ait taşınmaz üzerinde davalı lehine ipotek tesis edilmiştir. Davacı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak, ipoteğin davacının eşi ile davalı arasında düzenlenen bayilik sözleşmesinin teminatı olarak verilmediği ve davacının davalıya borcunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili bu karara temyiz etmiştir. Karar oyçokluğuyla onanmıştır.
Kanun maddeleri: dava konusu meblağın 40.415 TL'nin altında olması nedeniyle HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. madde ve geçici 3/2. madde.
11. Hukuk Dairesi         2021/1503 E.  ,  2022/3622 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08.09.2020 tarih ve 2020/142 E. - 2020/349 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 40.415.-TL'nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı ile davacının eşi ... arasındaki bayilik sözleşmesine teminat olmak üzere davacıya ait dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine ipotek tesis edildiğini, taraflar arasında ipoteğe konu sözleşmenin geçerli olmadığını, sözleşmede davacının eşinin imzasının bulunmadığını, davacının eşi tarafından 28/11/2008 tarihinde davalı şirkete ihtarname gönderilerek dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasının talep edildiğini fakat bu talebinin yerine getirilmediğini ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki davalıya ait ipoteğin terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında Tapu Müdürlüğünde yapılan ipotek sözleşmesinde 3. kişinin borcuna karşılık teminat amacıyla ipotek verilmediği, davalının davacıdan ileride doğacak ve halen doğmuş borçları ve satın alacağı emtialara karşılık teminat olması amacıyla ipotek verildiği, davalının davacıya mal satmadığını ve alacağı olmadığının taraf beyanlarından sabit olduğu, davacının dava dışı kişiye mal verilmesinden dolayı sorumluluğunun doğduğuna ilişkin harici yazılı ve davacının imzasının bulunmadığı protokolün davacı açısından herhangi bir geçerliliğinin bulunmadığı, davalı vekilince yemin edilmesini talep etmişse de, ipoteğin Tapu Memuru huzurunda resmi belge ile oluşturulan
    işlem olması, resmi belgenin aksine yemin teklif edilmesi usul kurullarına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davaya konu Eskişehir İli, Kurtuluş Mahallesi'nde kain 13698 ada, 2 parsel, 1 nolu bağımsız bölüm üzerindeki 19/04/2000 tarih 2200 yevmiye numaralı ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.026,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 09/05/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Uyuşmazlık, davacı taşınmazında davalı lehine tesis edilen ipoteğin, davacının eşi ile davalı arasında düzenlenen bayilik sözleşmesinin teminatı olarak düzenlenip düzenlenmediğine ilişkindir.
    19.04.2000 tarihli ipotek akit tablosunda, davacı taşınmazı üzerinde, davacının ileride doğacak ve halen doğmuş borçları ve satın alacağı emtialara karşılık davalı lehine ipotek tesis edilmiştir.
    İpotek akit tablosunda ipoteğin, davacının eşi ile davalı arasında düzenlenen bayilik sözleşmesinin teminatı olarak verildiğine ilişkin hiçbir açıklık bulunmamakla birlikte dava dilekçesinin açıklamalar bölümünün ilk paragrafında davacı vekili ipoteğin ... ile davalı arasındaki bayilik sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini kabul etmekte, bir taraftan bayilik sözleşmesinin geçerli olmadığını iddia ederken diğer taraftan aralarındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkili eşinin davalıdan 11.518,00 TL alacaklı olduğunu beyan etmektedir.
    Mahkemece, ipotek akit tablosunda, ipoteğin davacı borcu için tesis edildiği, davacının davalıya borcunun bulunmadığı gerekçesiyle dava kabul edilmiş, davalının temyiz itirazları sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda reddedilerek karar onanmıştır.
    Oysa, ipotek akit tablosunda açıklık bulunmamakla birlikte, davacı vekilinin dava dilekçesindeki kabulünden, ipoteğin davacının eşi ile davalı arasındaki bayilik sözleşmesinin teminatı olarak verildiği anlaşılmaktadır.
    Bayilik sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişkinin varlığı da sabittir.
    Yerel mahkemece, davacı vekilinin dava dilekçesinde ipoteğin tesis nedeninin kabulüne ilişkin beyanı ve davalının yemin teklifi gözardı edilerek yazılı şekilde salt ipotek akit tablosuna bağlı kalınmak suretiyle davanın kabulünde isabet bulunmamaktadır.
    Davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde temyiz isteminin reddi ile kararın onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyım.



    Hemen Ara