Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/159 Esas 2022/3620 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/159
Karar No: 2022/3620
Karar Tarihi: 09.05.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/159 Esas 2022/3620 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen bir kararın istinafı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nin verdiği karar, Yargıtay tarafından incelenmiş ve usul ve esas yönünden yasaya uygun bulunmuştur. Davacı, davalı şirketin \"ÇILGIN MODA\" ibareli marka başvurusuna itiraz etmiştir. Mahkeme davalının başvurusu ile davacının markaları arasında 35. sınıfta yer alan bir kısım hizmetler yönünden benzerlik bulunduğunu ancak benzer hizmet sınıfları dışındaki mal ve hizmetler yönünden taraf markaları arasında iltibas bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. YİDK'in 2016-M-8001 sayılı kararının dava konusu edilen 2015/102397 başvuru sayılı markanın kapsamındaki 35. sınıftaki benzer bulunan hizmetler yönünden iptaline, 2015/102397 sayılı markanın benzer sınıftaki hizmetler yönünden ise hükümsüz olmasına karar verilmiştir. Karar temyiz edilmiştir.
*Kanun Maddeleri:
- 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi
- 556 sayılı KHK'nın 8/4 maddesi
- HMK'nın 355 vd. maddeleri
- HMK'nın 369/1. ve 371. maddeleri
- HMK'nın 370/1. maddesi
- HMK'nın 372. maddesi
11. Hukuk Dairesi         2021/159 E.  ,  2022/3620 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04.06.2018 tarih ve 2016/388 E. - 2018/221 K. sayılı kararın davacı vekili ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 14.09.2020 tarih ve 2019/336 E. - 2020/693 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı Şirketin ise 2015/102397 sayılı "ÇILGIN MODA" ibareli marka başvurusuna davacının “moda" esas unsurlu tanınmış markalarına ve benzerlik, tanınmışlık, kötüniyet ile ticaret ünvanı sahipliğine dayanarak yaptığı itirazın davalı kurumm tarafından reddedildiğini, dava konusu başvuru ile müvekkili markaları arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, başvurunun tescili halinde davalının, müvekkili markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlayacağını, "moda" ibaresinin müvekkilinin ticaret unvanının da ayırt edici kısmını oluşturması nedeniyle de başvurunun tescil edilemeyeceğini, başvurunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, YİDK'in 2016-M-8001 sayılı kararının iptaline, tescili halinde davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Türk Patent vekili, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı Şirket, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalının "çılgın moda" ibareli başvurusu ile davacının "MDÇ MODA", "MODA ÇANTA", "MODA ÇANTA KEMER" ibareli tescilli markaları arasında 35. sınıfta yer alan bir kısım hizmetler yönünden görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, benzer hizmet sınıfları yönünden 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesindeki koşulların oluştuğu, belirtilen hizmetler dışında kalan mal ve hizmetler yönünden ise taraf markaları arasında iltibas bulunmadığı, 556 sayılı KHK'nın 8/4 maddesi koşullarının oluşmadığı, başvurunun kötü niyetli yapıldığı kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 2016-M-8001 sayılı YİDK kararının dava konusu edilen 2015/102397 başvuru sayılı markanın kapsamındaki 35. sınıftaki benzer bulunan hizmetler yönünden YİDK kararının iptaline, 2015/102397 sayılı markanın benzer sınıftaki hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ile davalı kurum vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davaya konu başvuru, özel bir stilde kırmızı zemin üzerine beyaz harflerle yazılmış "çılgın moda" ibaresinden oluştuğu, itiraza dayanak markalar ise kısmen standart, kısmen ise özel stilde yazılmış "moda", "mdç moda", "monda çanta", "moda çanta kemer+şekil", "moda çanta kemer sanayi ve ticaret ltd.şti.", "mdç moda", "moda çanta kemer" ibarelerinden oluştuğu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2019/1771 Esas 2019/8199 Karar sayılı ilamındaki değerlendirmelere binaen "MODA" ibaresinin tanımlayıcı bir ibare olduğu ve kimsenin tekeline bırakılamayacağı, sırf bu ibarenin ortak olması nedeniyle markalar arasında iltibas doğduğundan bahsedilemeyeceği, dava konusu başvuruda yer verilen "çılgın" ibaresi ile şekil unsurunun başvuruya yeterli ayırt ediciliği kattığı, başvuru kapsamındaki bir kısım hizmetler yönünden taraf marka kapsamları örtüşmekte ise de marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı kurum vekilinin istinaf istemlerinin iptal davası bakımından kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, YİDK kararının iptaline yönelik davanın reddine, marka hükümsüzlüğüne ilişkin davanın kısmen kabulü ile dava konusu 2015/102397 sayılı "çılgın moda" ibareli markanın, markanın kapsamındaki 35. sınıfta yer alan ve benzer bulunan hizmetler yönünden kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 09/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara