Esas No: 2022/7500
Karar No: 2022/7328
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/7500 Esas 2022/7328 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/7500 E. , 2022/7328 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle Marmaris 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.11.2015 gün, 2015/363 Esas, 2015/611 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanık hakkında katılana yönelik kasten yaralama suçundan 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 62, 53. maddeleri uyarınca “10 ay” hapis cezası,
b) Sanık hakkında mağdura yönelik kasten yaralama suçundan 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 87/3, 62, 53. maddeleri uyarınca “1 yıl 3 ay” hapis cezasına dair.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece hükmün açıklanması suretiyle verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanığın katılan ...’a yönelik kasten yaralama eyleminden verilen hüküm bakımından yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın, kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdiri indirim hükümlerinin nitelik ve dereceleri takdir kılınmış, sanık savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik
görülmediğinden, sanık ve müdafiinin; sübuta ve hükmün açıklanmasına neden olan ihbara konu suçun sanık tarafından işlenmediğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine,
Ancak;
a) Sanığın denetim süresinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilirken açıklanan hükümde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Hadjianastassiou/Yunanistan, 16.12.1992; ... de Hurk/Hollanda, 19.04.1994; Hiro Balani/İspanya 09.12.1994; Ruiz Torija/İspanya, 09.12.1994) kararlarında, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, 5271 sayılı CMK'nin 34. ve 230. maddeleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.05.2015 tarih ve 2014/145 Esas, 2015/145 Karar sayılı kararı gereğince mahkemenin gerekçeli kararında iddia, savunma, tanık beyanları ve diğer deliller somut olarak açıklanarak suçun öğeleri, kanıtlandığı kabul edilen olaylar denetime elverişli şekilde gösterilerek ve deliller tartışılarak mahkemenin ulaştığı sonuç sanık, mağdur, Cumhuriyet savcısı ve diğer okuyan herkesi tatmin edici olması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve yetersiz gerekçe ile karar verilerek 5271 sayılı CMK'nin 34. ve 230. maddelerine aykırı karar verilmesi,
b) Katılanda meydana gelen yaralanmanın niteliğine ilişkin olarak Marmaris Devlet Hastanesince 03.02.2010 tarihinde tanzim olunan ve hükme esas alındığı anlaşılan raporunda, katılanda kemik kırığı meydana geldiğine yer verildiği fakat kırığın derecesine ilişkin bir ibare bulunmadığı anlaşılmakla raporun hükme esas alınacak ölçüde yeterli olmaması nedeniyle, mağdurun tedavi evrakları, geçici ve kesin raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne sevk edilerek, özellikle söz konusu kırığın derecesini gösterir şekilde, 5237 sayılı TCK'nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre rapor alınması gerektiği gözetilmeden, yetersiz rapora dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
c) Katılanın adli raporunda yaralanma neticesinde katılanda kemik kırığı meydana geldiği belirtildiği halde 5237 sayılı TCK'nin 86/1. maddesine göre belirlenen temel cezadan aynı kanunun 87/3. maddesine göre arttırım uygulanmamak suretiyle eksik ceza tayini;
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca; tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına,
2) Sanık hakkında mağdur ...’a yönelik kasten yaralamadan verilen hüküm bakımından yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın, kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdiri indirim hükümlerinin nitelik ve dereceleri takdir kılınmış, sanık savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanık ve müdafiinin; sübuta ve hükmün açıklanmasına neden olan ihbara konu suçun sanık tarafından işlenmediğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine,
Ancak;
a) Sanığın denetim süresinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilirken açıklanan hükümde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Hadjianastassiou/Yunanistan, 16.12.1992; ... de Hurk/Hollanda, 19.04.1994; Hiro Balani/İspanya 09.12.1994; Ruiz Torija/İspanya, 09.12.1994) kararlarında, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, 5271 sayılı CMK'nin 34. ve 230. maddeleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.05.2015 tarih ve 2014/145 Esas, 2015/145 Karar sayılı kararı gereğince mahkemenin gerekçeli kararında iddia, savunma, tanık beyanları ve diğer deliller somut olarak açıklanarak suçun öğeleri, kanıtlandığı kabul edilen olaylar denetime elverişli şekilde gösterilerek ve deliller tartışılarak mahkemenin ulaştığı sonuç sanık, mağdur, Cumhuriyet savcısı ve diğer okuyan herkesi tatmin edici olması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve yetersiz gerekçe ile karar verilerek 5271 sayılı CMK'nin 34. ve 230. maddelerine aykırı karar verilmesi,
b) Mağdurun yaralanmasına ilişkin Marmaris Devlet Hastanesinin 03.02.2010 tarihli raporunda mağdurun burnunda sola deviasyon olduğu belirtildiği, raporun bu haliyle hükme esas alınacak ölçüde yeterli olmaması nedeniyle, mağdurun tedavi evrakları, geçici ve kesin raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne sevk edilerek, özellikle söz konusu yaralanmanın yüzde sabit ize neden olup olmadığı hususunu gösterir şekilde, 5237 sayılı TCK'nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre rapor alınması gerektiği gözetilmeden, yetersiz rapora dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
c) Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ila ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında arttırılması öngörülmüş olması karşısında, mağdurun Marmaris Devlet Hastanesince düzenlenen 03.02.2010 tarihli adli raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, TCK'nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak, sanığın cezasında (1/2) oranında arttırım yapılması suretiyle fazla ceza verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca; tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 27/09/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.