Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/196 Esas 2022/3689 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/196
Karar No: 2022/3689
Karar Tarihi: 10.05.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/196 Esas 2022/3689 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nin verdiği bir kararın istinaf edilmesi sonucu yapılan incelemelerde davacının markasıyla davalının tescil başvurusu arasında benzerlik veya karıştırılma ihtimali olmadığı, ayrıca davacının markasına ilişkin tanınmışlık iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği belirtilmektedir. Bölge Adliye Mahkemesi, yaptığı incelemeler sonucu da benzer bir karara varmış ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları da 556 sayılı KHK'nın 8/1-b ve 8/4 maddeleri olarak belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2021/196 E.  ,  2022/3689 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10.01.2019 tarih ve 2017/111 E. - 2019/8 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 22.10.2020 tarih ve 2019/575 E. - 2020/897 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 1971 yılında kurulan müvekkili firmanın ilaç ve ilaç etken maddeleri ürettiğini, müvekkilinin 2009/57596 numaralı "THİNCAL" ibareli markasının 05. sınıf mallarda tescilli olduğunu ve "THİNCAL 12 mg Kapsül" isimli ilaçta kullanıldığını, yoğun tanıtım faaliyetleri sonucunda 2013’de %19, 2015’de %61,7, 2016’da %66,9 pazar payına ulaşarak tanınmış bir marka olduğunu, davalı firmanın 05. sınıf mallarda "THİNKA" ibaresinin tescili için 2015/102917 numara ile başvuru yaptığını, Markalar Dairesince müvekkili adına yapılan itirazın kabulü ile başvurunun reddine karar verildiğini, ancak 2016/M-9697 sayılı Türk Patent YİDK kararı ile başvuru sahibinin karara itirazının kabulü ile başvuru konusu işaretin 05, 09, 10. sınıf mallarda tesciline karar verildiğini, söz konusu YİDK kararının KHK’nın 7/1-b ve 8/1-b hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı Türk Patent YİDK kararının iptalini ve diğer davalı şirketin markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının markasını obezite önleyici ilaçlarda, davalının ise hayvanlar için üretilen test kitlerinde kullandığını, ürünlerin kullanım amaçlarının farklı olduğunu, birbirleri yerine ikame edilemeyeceğini, dağıtım kanallarının ortak olmadığını, aralarında hammadde-mamul ilişkisinin bulunmadığını ve birbirlerine yakın reyon ve raflarda satılamayacağını, bu halde karşılaştırılan markaların tescilli olduğu malların aynı ve/veya benzer olduğundan söz edilemeyeceğini, davacının iddia ettiği gibi davalı markasının "thin+ka" ibaresinden ibaret olmadığını, "think+a" şeklinde "think animal" ibaresinin kısaltması olduğunu, davacının "THINCAL" markasının ise "az kalori" anlamına gelen "THIN CALORIE" kelimesinden türetildiğini, zaten bu markanın obeziteyi önleyici ilaçlar
    olan orlistatlar üzerinde kullanıldığını, bu itibarla markalar arasında kavramsal benzerlik bulunmadığını, diğer yandan söz konusu malların tüketicisinin uzmanlaşmış ve dikkat düzeyi yüksek kimselerden oluştuğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu markalar arasında 556 sayılı KHK m. 8/1-b anlamında benzerlik veya karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, 556 sayılı KHK m. 8/4 anlamında davacının markasına ilişkin tanınmışlık iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının "THİNCAL" ibareli markası ile davalının "THİNKA" ibareli marka tescil başvurusunun telaffuzlarının ve yazılışlarının farklı olduğu, her iki kelimenin de bilinen Türkçe bir anlamının olmadığı, görsel açıdan "CAL" ve "KA" harflerinden kaynaklı faklılaşmayı sağlayacak unsurların bulunduğu, genel olarak farmasötik ürünlerden oluşan 5. sınıf malların doktorlar tarafından reçetelenip eczacılar tarafından verildiği, nitekim somut uyuşmazlıkta da her iki tarafın ürününün de ilaç olup reçete ile alınması gerektiği, dolayısıyla hitap ettiği bilgilenmiş tüketici gurubunun yüksek dikkat seviyesi nazara alındığında, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin oluşmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara