Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/15096 Esas 2022/19069 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/15096
Karar No: 2022/19069
Karar Tarihi: 15.11.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/15096 Esas 2022/19069 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kişinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan ve resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak kararın temyiz incelemesinde, resmi belgede sahtecilik suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin zincirleme suç hükümlerinin yanlış uygulandığı ve savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle yasaya aykırı şekilde hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle uzlaşma işlemleri yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişinin de haksızlığa uğrayıp suçtan zarar görmesi halinde dahi suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamı, diğer bir ifadeyle kamu olduğuna dair kabulün etkilenmeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca, farklı suç işleme kastının bulunduğunun ispatı halinde her bir eylemin ayrı bir suç oluşturacağı dikkate alınarak, aynı suç işleme kararıyla ve aynı anda düzenlenen belgelerle ilgili olarak tek bir suçtan hüküm kurulması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, kullanılan kanun maddeleri 765 sayılı TCK ve 5237 sayılı TCK'nin “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümü, TCK'nin zincirleme suç hükümleri, 157. ve 155/2. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nin 226. ve 253. maddeleri ve 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi olarak belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2021/15096 E.  ,  2022/19069 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik
    ...
    ...


    1) "Resmi belgede sahtecilik" suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.04.2014 tarihli, 2013/11-397 Esas ve 2014/202 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK'nin “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişinin de haksızlığa uğrayıp suçtan zarar görmesi halinde dahi suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamı, diğer bir ifadeyle kamu olduğuna dair kabulün etkilenmeyeceği, aynı suç işleme kararıyla ve aynı anda düzenlenen belgelerle ilgili olarak tek bir suçtan hüküm kurulması gerekeceği, buna karşın, aynı suç işleme kararıyla fakat değişik zamanlarda düzenlenen belgelerle ilgili olarak yine tek bir suçtan hüküm kurulup, aynı Kanun'un 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükümleri gereğince cezanın arttırılması gerektiği, farklı suç işleme kastının bulunduğunun ispatı halinde her bir eylemin ayrı bir suç oluşturacağı dikkate alınarak, suça konu senetlerin katılan ...'a aynı anda mı yoksa farklı tarihlerde mi verildiği hususunda katılanın beyanının alınması, sonucuna göre senetlerin farklı tarihlerde verildiğinin tespiti halinde sanık hakkında TCK’nin 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, aynı anda verildiğinin tespiti halinde ise tek bir belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiği ve birden çok sahte belgenin düzenlenmesi ile kullanılması olgusunun TCK'nin 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında dikkate alınabileceği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma sonucu sanık hakkında iki ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
    2) Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
    a) Burdur Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/831 Esas sayılı iddianamesiyle sanık hakkında TCK'nin 157. maddesinin uygulanması istenerek kamu davası açıldığı halde, 5271 sayılı CMK'nin 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden sanık hakkında TCK'nin 155/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması yasaya aykırı,
    b) 24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresi eklenmiş olup, anılan Kanun maddesinde yapılan değişiklikle uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağının düzenlendiği de dikkate alınarak, sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu olduğu, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun ise katılan ...'a karşı işlediğinin kabul edildiği, dolayısıyla sanığa isnat edilen resmi belgede sahtecilik suçu ile hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun mağdurlarının farklı olduğu anlaşılmakla, sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nin 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu bakımından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    ...

    Hemen Ara