Esas No: 2020/14814
Karar No: 2022/11448
Karar Tarihi: 09.11.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/14814 Esas 2022/11448 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/14814 E. , 2022/11448 K.Özet:
Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 18/09/2018 tarihli kararı ile uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği tespit edilen sanık hakkında mahkûmiyet hükmü verilmiş, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi'nin 27/06/2019 tarihli kararı ise esastan ret edilmiştir. Karar temyiz edilmiş ve yapılan incelemede, işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin tartışıldığı, suçun sanık tarafından işlendiğinin saptandığı ve yaptırımların doğru belirlendiği belirtilmiştir. Ancak, hükmün hukuki yönüne ilişkin görülen bazı temyiz itirazları dikkate alınarak, hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağına da karar verilmiştir. 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca bozulan kararın bir örneği Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ne, diğer bir örneği de Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'ne gönderilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddeleri ve 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri
- TCK'nın 3. maddesi (orantılılık ilkesi) ve 61. maddesi
- 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesi
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 1- Mahkûmiyet; Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/09/2018 tarih, 2016/378 esas ve 2018/314 sayılı kararı
2- Esastan ret; Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 27/06/2019 tarihli, 2019/2670 esas ve 2019/1217 sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık ve müdafiinin dilekçelerinde belirttikleri temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Suç konusu uyuşturucu maddenin miktarına bağlı olarak önem ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak TCK'nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesi ile aynı Kanunun 61. maddesindeki ölçütlere göre; temel hapis ve adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini yerinde ise de, alt sınırdan daha az uzaklaşılması gerekirken fazla uzaklaşarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
2- 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinin 3. fıkrasında "ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez" düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, sanık hakkında birinci tekerrür şartlarının oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulandıktan ve tekerrür uygulanan mahkûmiyet kesinleştikten sonra, yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci kez tekerrür hükümleri uygulanacak ve hükümlü artık koşullu salıvermeden yararlanamayacaktır. Ancak, ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için, ilk kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi kapsamında uygulanması gerekmektedir. Somut olayda ilk mükerrirliğin, 765 sayılı TCK'nın 81. maddesi ile oluşması ve bu suretle
önceki cezanın arttırılması nedeniyle buna dayanılarak sanık hakkında ikinci defa mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması şartları oluşmadığından sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup, Bölge Adliye Mahkemesinin kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozmanın niteliği ile tutukluluk süresi ve tutuklama koşullarında değişiklik bulunmaması karşısında sanık hakkındaki salıverilme talebinin reddine,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmesine 09/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.